karıştırmak
(-i, -e) 1. Karışma işini yaptırmak. 2. (-i) İçinde ne olduğunu anlamak veya aradığını bulmak amacıyla elle yoklamak: Ceplerimi karıştırdım, bozuk para bulamadım. -F. R. Atay. 3. (-i) Yemeği dibinin tutmaması için kaşıkla altüst etmek: Ocak başında oturmuş bir ihtiyarca kadın, bir tencereyi karıştırıyor hem de için için ağlıyordu. -A. Kabaklı. 4. (-i) Kurcalamak, oynamak. 5. (-i) Göz atmak, araştırmak, incelemek: ... saatlerce, istediğim kitapları, divanları, Servetifünun koleksiyonlarını karıştırdım. -Y. Z. Ortaç. 6. (-i) Üstünkörü okumak: Verdiğim cevapları dinlemiyor gibi dalgın, parmaklarıyla bir risaleyi karıştırıyordu. -H. Z. Uşaklıgil. 7. Ayırt edememek, tam olarak seçememek: Siz düşle gerçeği birbirine karıştırıyorsunuz.
karıştırmak İng. scramble
TV. Bir yayında isteyerek yapılan karışma. (Yayını bozmak amacıyla yapılır).
karıştırmak ile benzer kelimeler
aklını karıştırmakbirini ne yapacağını bilemez duruma getirmek, şaşırtmak, bocalatmak. |
azzık karıştırmakHep beraber yemek için azıkları bir araya getirmek. |
(birinin) geçmişlerini karıştırmak1) birinin ölmüşlerini yermek veya onlara sövmek; 2) geçmişini araştırmak. |
bok karıştırmakkaba bir işi bozacak biçimde davranmak. |
can karıştırmakYakınlık göstermek, canciğer dost olmak |
dibini kurcalamak (veya karıştırmak)koz olarak kullanabilecek bir şeyler bulmak için araştırmak, sorup öğrenmek: Dibini kurcalıyorsun, ... birkaç merkez dışında Ege üreticisi çoğunluk küçük çiftçi, orta çiftçi! -A. İlhan. |
ekmek karıştırmakDüğünden bir hafta sonra kız evinden el öpmek için oğlan evine gitmek. |
eski defterleri yoklamak (veya karıştırmak)bir yarar umarak veya başka bir amaçla eski olayları yeniden ele almak. |
"karıştırmak" karakter analizi
- karıştırmak, 11 karakter ile yazılır.
- k harfi ile başlar, k harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'k', 'a', 'r', 'ı', 'ş', 't', 'ı', 'r', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
- karıştırmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamrıtşırak' diziliminde gösterilir.
(a,k,m,r,t,ı,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
yatıştırabilmek(-i) Yatıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak. |
toplaştırmak(-i) Toplamak, bir araya getirmek: Bu kaburgasız insan yığınını İstanbul'da toplaştıran, oy ticaretidir. -A. B |
tırlaşmakSataşmak, tedirgin etmek. |
taş kırdırmakböbrek taşlarını çeşitli yollarla parçalara ayırarak vücuttan atmak. |
sıkıştırma koluİng. handleSıkıştırma milini çeviren kol. |
karıştırmak - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
k | 1 |
a | 1 |
r | 1 |
ı | 2 |
ş | 4 |
t | 1 |
ı | 2 |
r | 1 |
m | 2 |
a | 1 |
k | 1 |
Toplam puan değeri | 17 |