karagöz

karagöz

a. (kara'göz) hay. b. 1. İzmaritgillerden, 25-30 santimetre uzunluğunda, enli, boz renkli, beyaz etli bir balık (Sargus sargus). 2. mec. Güldürüp eğlendiren kimse.


karagöz

Hindiba.


karagöz

1. Ebegümeci. 2. Börülce. 3. Fasulye. 4. Başı kara bir çeşit buğday. 5.bk. karagavuk. 6. Bir çeşit çiçek.


karagöz

Nohuttan büyük meyveleri yenen, odunu çok sağlam olan bir cins ağaç.


karagöz

1. Çok yağmurdan tarlalarda olan içi su dolu çöküntü. 2. Su yolunda çıkan patlak, su çıkan yer.


karagöz

Kilim dokumalarında kenar süsü olarak kullanılan bir çeşit motif.


karagöz Osm. hayal, lûb-i hayal zıll-ı hayal, şehbazî, suretbâzî

1. Bilinen gölge oyunu. 2. Bu oyunun baş kişisi: Karagöz. Medrese adamı olan Hacivat'a karşılık öz Türk halk adamının simgesi.


Karagöz

öz. a. (kara'göz) 1. Deve derisinden veya mukavvadan kesilip boyanmış insan biçimlerini beyaz bir perde üzerine arkadan ışık vererek yansıtma yoluyla oynatılan oyun. 2. Bu oyunda halk görüşünü ve duyuşunu veren kimse.


Karagöz Köken: T.

Cinsiyet: Erkek 1. Kara gözlü kimse. 2. Şakacı, hoşsohbet kimse. 3. Halk tiyatrosunda Hacivat'ın muhatabı, oyun arkadaşıCinsiyet: Kız 1. Kara gözlü kimse. 2. Şakacı, hoşsohbet kimse. 3. Halk tiyatrosunda Hacivat'ın muhatabı, oyun arkadaşı.


Karagöz

Ağrı ili, Taşlıçay ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Balıkesir ili, Gökçedağ bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Balıkesir ili, Kepsut ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Çorum ili, Cemilbey bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Çorum ili, İskilip ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Diyarbakır ili, Bismil ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Erzurum ili, Karaköprü bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Hatay ili, Uluçınar bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Kahramanmaraş ili, Afşin ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Malatya ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz

Tunceli ili, Kırmızıköprü bucağına bağlı bir yerleşim birimi.


Karagöz İng. Karaghioz

1. Türk gölge oyununun iki eksen kişisinden biri. Dışadönük, içi dışı bir, olduğundan başka gözükmeyen, yoksul bir halk tipidir. Halkın sağduyusunu ve törelerini yansıtır. Hacivat'ı dolandırmak gibi küçük kusurlar onda hoş görülür, çünkü o, ortağı tarafından daha büyük ölçüde dolandırıldığının farkındadır. Dürüst ve açıksözlüdür. Sürekli geçim derdinde olan Karagöz, ekmek parası için sevmediği ve beceremediği işleri yapmak zorunda kalır. Cesur ve gözüpektir. Dilencilik yapmaz, emeği karşılığı para kazanmak ister. Parası olduğunda gönlü yüce, eli açıktır. Çabuk kanan, çocuksu bir iyimserliği vardır. Tecimden hiç anlamaz. Gerçekçidir, hayal kurmaktan hiç hoşlanmaz. Her kalıba giremediği, dalkavuk ve çıkarcı olmadığı için kapılar yüzüne kapanır. Ama onun bu dürüstlüğünden hoşlanan mert kişiler de vardır, örnek : Tuzsuz Deli Bekir ya da Matiz, onun toksözlülüğünden ve yiğitliğinden hoşlandıkları için başkaları arasından yalnızca onu bağışlarlar. Hacivat ile aralarında sürekli bir işçi-işveren ilişkisi görülür. 2. Adını baş oyun kişisi Karagöz'den alan Türk gölge oyunu.


karagöz ile benzer kelimeler

canlı karagöz

(Ortaoyunu) 1. Halk dilinde ortaoyunu'na verilen ad. 2. On dokuzuncu yüzyıl sonlarında, gölge oyunu tipleri ve giysileriyle sahnede oyuncular tarafından oynanan karagöz.


(Ort. O.): Halk dilinde Orta Oyunu'na verilen ad. Sık kullanılmaz.

karagöz balığı

İng. sargo

Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, izmaritgiller (Sparidae) familyasından, 25-30 cm kadar uzunlukta, Atlantik Okyanusu, Karadeniz ve Akdeniz'de bol olarak bulunan bir tür.


Lat. Diplodus sargus

karagöz oynatmak

komik bir durum yaratmak.

karagöz oyunu

Güneydeki Türkmen oymaklarında, düğünlerde oynatılan bir -kukla oyunu. Yüzüne örtü örterek arkası üstü yere yatan kuklacı, bir eline bir kadın, öbür eline bir erkek kukla alır, dizine de büyücek bir çömçe gelin bağlar. Bu dizdeki büyük kukla adamın elindeki kuklaların sevişmel...

karagöz tirsi

Lat. Alosa alosa

Tirsi balığı.

Karagöz`ü indirmek

Hacivat'ın güzel ve hoşa giden sözler söyleyip bir dost aradığını belirtmesi ve Karagöz'ün, gerginin seyirciye göre sağ üst köşesinden görünüp Hacivat'ın- yanına atlaması.

sivri burunlu karagöz

Fr. bécofine

Kemikli balıklar (Teleostei) takımının, izmaritgiller (Sparidae) familyasından, 20 cm kadar uzunlukta, burnu sivri, Karadeniz'de yaşayan bir tür.


Lat. Diplodus puntazzo

Boyları 60 cm olabilen,...

sivri-burun karagöz

Fr. becofine

(Charax puntazzo), Kemikli-balıklar (Teleostei) takımının izmaritgiller (Sparidae) familyasından bir balık türü. Uzunluğu 20 cm. Burnu sivridir. Karadenizde yaşar.


"karagöz" karakter analizi

  • karagöz, 7 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, z harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'a', 'r', 'a', 'g', 'ö', 'z', şeklindedir.
  • karagöz kelimesinin tersten yazılışı ' zögarak' diziliminde gösterilir.

(a,g,k,r,z,ö) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

zaaf göstermek

zayıflığı, yeteneksizliği ortaya çıkmak.

gözden çıkarmak

bir mal, para, değer yargısı vb. maddi veya manevi varlığın elden çıkarılmasını kabul etmek: “İnsan, emeğini o kadar kolay g

gözden bırakmak

Nazardan, gözden düşürmek.

göz ağartmak

Hiddetle ya da korkutmak için gözlerinin akını göstererek bakmak

balık gözleri
İng. fish eyes

Çelik yüzeylerde, ısı eğimlerinin oluşturduğu, balık gözü görüntüsünde çok ince çatlaklar.<

karagöz - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
k1
a1
r1
a1
g5
ö7
z4
Toplam puan değeri20