merkantil ekonomi

merkantil ekonomi

bk. merkantilizm


merkantil ekonomi ile benzer kelimeler

merkantil

Osm.

Satışa çıkarılmak üzere ve nitelik ayrımı gözetilmeksizin istiflenmiş kereste..

AB ekonomi ve maliye bakanları konseyi

İng.Economic and Financial affairs Council Fr.Conseil pour les affaires Économiques et Financières

anamalcı ekonomi

İng. capitalist economy

Üretim araç ve mallarının özel iyelikte bulunmasına dayanan, özgür girişim ve yarışmayı içeren ekonomi düzeni.

bölgesel ekonomi

İng. regional economy

Bir bölgede mal ve hizmetlerin üretim, dağıtım, değişim, yeniden üretim ve tüketiminin gerçekleştirildiği sistem.

bürokrasinin ekonomi kuramı

İng. economic theory of bureaucracy

Hükümet birimlerinin bütçeyi maksimum yapacak şekilde davranacaklarını varsayan ve bütçe büyüklüğü ile bürokratların elde edeceği parasal ve parasal olmayan yararların arasında bir ilişki kuran model.

bütüncü ekonomi

a. ekon. Belli bir dönemdeki ekonomik etkinlik düzeyini belirleyen ve ekonomik büyüklükler arasındaki ilişkileri açıklayan ekonomi dalı, makroekonomi.

davranışsalcı ekonomi

bk. davranışsal iktisat

dışsal eksi ekonomi

bk. eksi dışsal tasarruflar


"merkantil ekonomi" karakter analizi

  • merkantil ekonomi, 17 karakter ile yazılır.
  • m harfi ile başlar, i harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'm', 'e', 'r', 'k', 'a', 'n', 't', 'i', 'l', ' ', 'e', 'k', 'o', 'n', 'o', 'm', 'i', şeklindedir.
  • merkantil ekonomi kelimesinin tersten yazılışı ' imonoke litnakrem' diziliminde gösterilir.

(a,e,i,k,l,m,n,o,r,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tüketim fonları

1. (centralized consumption funds) Sosyalist toplumlarda millî gelirin, toplum üyelerine karşılıksız ya da çok uygun koşullarda

trikloromelamin
İng. trichloromelamine

Formülü NC(NHCl)NC(NHCl)NC(NHCl), doygun sulu çözeltisindeki pH değeri 4, kendiliği

toparlanabilmek

(nsz) Toparlanma imkânı veya olasılığı bulunmak.

tertip olunmak

düzenlenmek: “Bu gece yazılacak yazım, tertip olunacak nutkum var.” -Ö. Seyfettin.

tedirgin olmak

huzuru kaçmak: “Bir kez daha çocuğun taşkın neşesinden tedirgin oldu yaşlı kadın.” -E. Şafak.