kaptan

kaptan İt. capitan

a. 1. den. Gemi yönetimiyle ilgili en yüksek görevli: “Başkasını seçselerdi, o kaptan, ben de seve seve dalgıç ya da hava verici makineci olurdum.” -Halikarnas Balıkçısı. 2. sp. Takım oyunlarında takımı temsil eden kimse. 3. Kaptan pilot. 4. Yolcu otobüsü sürücüsü. 5. tar. Balkanlarda çete savaşı yapan milis gücünde çarpışan kimse, efe: “Yaşar Kaptan dedikleri bir sarı yılan / Kayalar kadısını durdurur divan” -Halk türküsü.

kaptan

Tilki yuvası.

kaptan İng. captain

Bir ayaktopu takımında oyuncuları oyun içinde yöneten, hakem ile konuşmada ve törenlerde takımı temsil etme yetkisi bulunan, sol kolunda özel renkli bir bant (işaret) taşıyan oyuncu.

kaptan İng. captain

Takımı temsil eden oyuncu.

Kaptan Köken: İt.

Cinsiyet: Erkek Gemi yönetimiyle görevli en yüksek görevli.

---

kaptan ile benzer kelimeler

çabalama kaptan ben gidemem “bu işi yapacak güçte değilim, zorlamanın yararı yok” anlamında kullanılan bir söz.

gemisini kurtaran kaptan güç bir duruma düşüldüğünde ne yapıp edip kendisini veya yakın çevresindekileri kurtaranlar için söylenen bir söz: “O, dır diye yaptığı alçaklıkla, namussuzlukla iftihar ediyor.” -Ö. Seyfettin.

iki kaptan bir gemiyi batırır “bir işi, iki kişi yürütemez” anlamında kullanılan bir söz.

ikinci kaptan a. Birinci zabit.

kaptan köprüsü a. den. Kaptan köşkü: “Ancak, bizler ne çıkamayız, bırakmazlar.” -N. Hikmet.

kaptan köşkü a. den. Kaptanın gemiyi yönettiği, geminin üst katında bulunan bölüm, kaptan köprüsü, köprü üstü: “Ben ne çıkarsam gemiyi yürütürüm diye evhama düştüm.” -B. Felek.

kaptan paşa a. tar. Kaptanıderya.

kaptan pilot a. Uçakta sorumlu ve en yetkili pilot.

---