anasını ağlatmak

anasını ağlatmak

kaba bir kimseye çok eziyet etmek, çok sıkıntı çektirmek: Kim ona yan bakarsa kemiklerini kırar, anasını ağlatırım. -H. E. Adıvar.

anasını ağlatmak

Dövmek, çeşitli kötülük yapmak.

anasını ağlatmak ile benzer kelimeler

(-i) Ağlamasına yol açmak.

kaba en büyük kötülüğü yapmak: Geçmeyen zamanın anasını uyku beller. -N. F. Kısakürek.

kaba sözü edilen kimse veya iş için bıkkınlık, dikkate almama ve umursamama anlatan bir söz.

hlk. önem verme (vermem), aldırma (aldırmam), umursama (umursamam)! anlamında kullanılan bir söz.

tkz. çok şaşılacak şey anlamında kullanılan bir söz: Vay anasını, amma dolaştık bugün. -A. İlhan.

'a', 'n', 'a', 's', 'ı', 'n', 'ı', ' ', 'a', 'ğ', 'l', 'a', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
anasını ağlatmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamtalğa ınısana' diziliminde gösterilir.

yığılma noktası İng. accumulation point, cluster point, derived point Bir ilingesel uzayın bir A altkümesi için, her bir d
siğmik-yatıncıl Fr. Vésico-Utérin, ine
mıknatıslı iğne a. Merkezinden bir iple asılı bulunan, dar ve sivri bir eşkenar dörtgen biçiminde yapılmış mıknatıs çubuğu.
mıknatıs çeliği İng. magnet steel Mıknatıs yapımına elverişli, bileşiminde kobalt, krom ve volfram bulunan çelik.
kısmî bağlantı İng. incomplete linkage Aynı kromozom üzerinde bulunan ve krosingover ile rekombinasyona giren genler.