(birine, bir şeye) pabuç bırakmamak

(birine, bir şeye) pabuç bırakmamak

yapacağından vazgeçmemek, hiçbir şeye aldırmamak, korkmamak: “Bu tehditlere hiç pabuç bırakmadı.” -H. Topuz.


(birine, bir şeye) pabuç bırakmamak ile benzer kelimeler

gürültüye pabuç bırakmamak

tkz. patırtıya pabuç bırakmamak.

kuru gürültüye pabuç bırakmamak

bir durum karşısında telaşsız, korkusuz, dilediğince davranmak: “Köse Mümeyyiz öyle denemeden kuru gürültüye pabuç bırakır takımından değildi.” -Ö. Seyfettin.

patırtıya pabuç bırakmamak

tkz. önemli bir tehlike yaratmayacağını bildiği kışkırtmalara, yıldırmalara aldırmayıp bildiğini yapmak.

(birine, bir şeye) kendini adamak

kendini vermek: “Kendini bir ülkeye adayacak her kişi, bir kere bu yoldan geçmeli.” -N. Meriç.

(birine, bir şeye) kıymet vermek

değerli olarak kabul etmek, değerlendirmek: “Müdür bey onun tecrübelerine kıymet vermek şöyle dursun, onu hafife almakla gururunu da kırıyordu.” -K. Korcan.

(birine, bir şeye) laf geçirmek

söz geçirmek.

(birine, bir şeye) söz geçirmek

söylediğini, istediğini yaptırmak: “Düğün sahipleri onlara söz geçiremediler.” -M. Ş. Esendal. “Her seferinde kalbine söz geçirerek zaaflarını denetleyebiliyordu.” -M. Mungan.

(birine veya bir şeye) çekidüzen vermek

1) düzgün duruma getirmek, düzeltmek: “Bir iki yutkunup sesine çekidüzen verdikten sonra şu ninniyi tutturdu.” -O. C. Kaygılı. 2) belirlenen ölçülere uydurmak.


"(birine, bir şeye) pabuç bırakmamak" karakter analizi

  • (birine, bir şeye) pabuç bırakmamak, 35 karakter ile yazılır.
  • ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • '(', 'b', 'i', 'r', 'i', 'n', 'e', ',', ' ', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', 'e', ')', ' ', 'p', 'a', 'b', 'u', 'ç', ' ', 'b', 'ı', 'r', 'a', 'k', 'm', 'a', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • (birine, bir şeye) pabuç bırakmamak kelimesinin tersten yazılışı ' kamamkarıb çubap )eyeş rib ,enirib(' diziliminde gösterilir.