(bir şeye) cevaz vermek
hoş görmek, uygun bulmak: ... silah kullanılmasına kanunun cevaz verdiği durumlarda. -Anayasa.
(bir şeye) cevaz vermek ile benzer kelimeler
tanıklık vermek, (tanukluk vermek, tanuhluh vermek, danukluk vermek)1. Şahitlik etmek, şahadette bulunmak. 2. Kanaât getirmek, hükmetmek. 3. "Kelime-i şahadet" getirmek. |
arkasını (bir şeye) vermekdönmek: Ateşe arkasını verdi. |
(bir şeye) cila vermekaydınlatmak: Çocukluk günlerin hatırası zihinlerine cila vermişti. -R. N. Güntekin. |
(bir şeye) hayat vermekcanlılık vermek, canlandırmak. |
(bir şeye) kulak vermekdeğer vermek, önemsemek: Usa ve gerçeğe uygun anlatışlara kulak verenin olmadığı görüldü. -Halikarnas Balıkçısı. |
(birine, bir şeye) kıymet vermekdeğerli olarak kabul etmek, değerlendirmek: Müdür bey onun tecrübelerine kıymet vermek şöyle dursun, onu hafife almakla gururunu da kırıyordu. -K. Korcan. |
(birine veya bir şeye) çekidüzen vermek1) düzgün duruma getirmek, düzeltmek: Bir iki yutkunup sesine çekidüzen verdikten sonra şu ninniyi tutturdu. -O. C. Kaygılı. 2) belirlenen ölçülere uydurmak. |
kendine (veya herhangi bir şeye) ... süsü vermekgerçeğe aykırı olarak kendisinde veya herhangi bir şeyde üstün bir nitelik ve değer varmış gibi göstermek: Bu zannını bir çeşit materyalist felsefeye uydurarak ona yüksek bir entelektüalizm süsü verirdi. -Y. K. Karaosmanoğlu. |
"(bir şeye) cevaz vermek" karakter analizi
- (bir şeye) cevaz vermek, 23 karakter ile yazılır.
- ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- '(', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', 'e', ')', ' ', 'c', 'e', 'v', 'a', 'z', ' ', 'v', 'e', 'r', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
- (bir şeye) cevaz vermek kelimesinin tersten yazılışı ' kemrev zavec )eyeş rib(' diziliminde gösterilir.