(bir şey olmaya) yüz tutmak

(bir şey olmaya) yüz tutmak

1) bir şey, olmak üzere bulunmak: “Duvarları sıvasız, kepenkleri boyanmadan bırakıldığı için çürümeye yüz tutmuş evde Hatice nine oturuyordu.” -N. Cumalı. 2) giderek biçim ve renk değiştirmek: “Hepimiz gölgelenmeye yüz tutan ateşe gözlerimizi dikmiştik.” -S. F. Abasıyanık.


(bir şey olmaya) yüz tutmak ile benzer kelimeler

(biri veya bir şey) bir yana dünya bir yana

bir varlığa çok değer verildiğini anlatmak için kullanılan bir söz: “Mercan Usta bir yana dünya bir yana.” -Halikarnas Balıkçısı.

yüz tutmak, (yüz dutmak)

Yönelmek, teveccüh etmek, rağbet etmek, meyletmek.

(bir şey) kir tutmak

kirini hemen belli edecek bir renkte olmak, çok kirlenmek.

(bir şeye) yüz tutmak

yönelmek: “Biçare Yunus'un çoktur günahı / Hakk'ın dergâhına yüz tutmuşum ben” -Yunus Emre.

olmaya

Yapılmamış ola, görülmemiş ola.

olmaya …-esin

Sakın …-meyesin.

(bir şey başka bir şeyi) mumla aratmak

daha kötü olan yeni bir şey, bir durum, bir kimse, pek iyi olmayan eskisini aratmak.

(bir şey, bir şeyi) ağır basmak

1) taşıdığı özellikler üstün gelmek: “Yerli halıları gördüm; koyu sıcak kırmızılarla diri maviler ağır basıyordu.” -B. R. Eyuboğlu. 2) bir işte gücü ve etkisi üstün gelmek: “Peki deyişleri de akılları yattığı için değil, korkuları ağır bastığı için oldu.” -T. Bu...


"(bir şey olmaya) yüz tutmak" karakter analizi

  • (bir şey olmaya) yüz tutmak, 27 karakter ile yazılır.
  • ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • '(', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', ' ', 'o', 'l', 'm', 'a', 'y', 'a', ')', ' ', 'y', 'ü', 'z', ' ', 't', 'u', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • (bir şey olmaya) yüz tutmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamtut züy )ayamlo yeş rib(' diziliminde gösterilir.