(bir şeye) yüz tutmak

(bir şeye) yüz tutmak

yönelmek: “Biçare Yunus'un çoktur günahı / Hakk'ın dergâhına yüz tutmuşum ben” -Yunus Emre.


(bir şeye) yüz tutmak ile benzer kelimeler

yüz tutmak, (yüz dutmak)

Yönelmek, teveccüh etmek, rağbet etmek, meyletmek.

(bir kimseye, bir şeye) ihtiyaç duymak

o kimse veya şey gerekli saymak.

(bir şeye veya bir kimseye) yazık olmak

boş yere zarar verilmek: Masrafa yazık oldu. Adama yazık oldu.

(bir şeyi veya bir şeye) nişan koymak

ileride tanıyabilmek veya ölçebilmek için bir şeyin durumunu, onun herhangi bir özelliğini akılda tutmak veya iz bırakmak: Dönüşte yolumuzu şaşırmamak için şu çifte kavakları nişan koymuştuk.

(bir şey olmaya) yüz tutmak

1) bir şey, olmak üzere bulunmak: “Duvarları sıvasız, kepenkleri boyanmadan bırakıldığı için çürümeye yüz tutmuş evde Hatice nine oturuyordu.” -N. Cumalı. 2) giderek biçim ve renk değiştirmek: “Hepimiz gölgelenmeye yüz tutan ateşe gözlerimizi dikmiştik.” -S. F. A...

bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

“bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir” anlamında kullanılan bir söz.

bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

“herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçümsememek, önemle ele almak gerekir” anlamında kullanılan bir söz.

on gez yüz biñ, (on kerre yüz biñ)

Bir milyon.


"(bir şeye) yüz tutmak" karakter analizi

  • (bir şeye) yüz tutmak, 21 karakter ile yazılır.
  • ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • '(', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', 'e', ')', ' ', 'y', 'ü', 'z', ' ', 't', 'u', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • (bir şeye) yüz tutmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamtut züy )eyeş rib(' diziliminde gösterilir.