tek taraflı

tek taraflı

sf. mec. 1. Bir yanı, tarafı olan. 2. Tek bakış açısı olan, tek yanlı.

tek taraflı İng. unilateral

Bir tarafta oluşan, tek taraflı, sadece bir tarafı tutan.

tek taraflı ile benzer kelimeler

İng. unilateral hermaphroditism

Bir tarafta yumurtalığın diğer tarafta testisin bulunması biçiminde görülen çift cinsiyetlilik.

İng. unilateral cryptorchid

Tek taraflı olarak testisin kasık kanalından skrotuma inmemesi.

destekçisi olmayan, dayanağı olmayan kimsenin işleri yavaş yürür anlamında kullanılan bir söz.

talih, fakire hiç gülmez; aynı sermaye zengine daha çok, fakire daha az gelir getirir anlamında kullanılan bir söz.

Alm. strnreihe (Lınie zu einem Glied)

Toplu cimnastiklerde, dirsek değmesiyle yan yana bir doğrultuda duranların oluşturdukları sıra.

İng. odd-odd nuclei

Tek sayıda öneldik ile tek sayıda ılıncıktan oluşan çekirdekler.

İng. one-sided inequality

()

İng. one-sided limit

()

't', 'e', 'k', ' ', 't', 'a', 'r', 'a', 'f', 'l', 'ı', şeklindedir.
tek taraflı kelimesinin tersten yazılışı ' ılfarat ket' diziliminde gösterilir.

yüksek torfalık Dgr. hochmoor
yapışkan filtre İng. viscious filtre Hava içindeki kirleri yapışkan bir madde yardımıyla ayıran süzgeç.
tüketim fonları 1. (centralized consumption funds) Sosyalist toplumlarda millî gelirin, toplum üyelerine karşılıksız ya da çok uygun koşullarda
teşrifatçılık , -ğı a. 1. Teşrifatçı olma durumu: Önde vazifesi gören iki garson. -E. E. Talu. 2. Teşrifata önem verme duru
tercil fışka Fr. Hydroa