kibrine yedirememek

kibrine yedirememek

gururuna dokunmak: “Sütninenin üstüne düşmeyi kibrine yediremediği için merak etmiyormuş.” -R. N. Güntekin.


kibrine yedirememek ile benzer kelimeler

kibrine dokunmak

gururu zedelenmek: “Ayan azası olduğu için, bekleme salonunda birkaç dakika kalmak bile kibrine dokunmuştu.” -F. R. Atay.

(bir şeyi) nefsine yedirememek

bir şey yapmayı kendisi için ağır, onur kırıcı bulmak: “Riyakârlığı da bir türlü nefsine yediremiyordu.” -S. F. Abasıyanık.

erkekliğine yedirememek

mertliğe, yiğitliğe yakıştıramamak: “Bir kimsesizlik acısı, sevilme, şefkat ihtiyacı içinde ağlıyor; ağlamayı erkekliğine yediremiyordu.” -N. Meriç.

izzetinefsine yedirememek

onursuz kalmayı kabul edememek, düşkünlüğü veya zavallılığı reddetmek: “Otele gidip de aptalcasına beklemeyi, yürek çarpıntılarıyla kapıyı gözetlemeyi izzetinefsime yediremiyorum.” -R. H. Karay.

kendine yedirememek

1) başkasının kendisine yaptığı işi, onur kırıcı sayarak tepki ile karşılamak; 2) kendisinin başkasına yapması söz konusu olan işi, kişiliği için onur kırıcı saydığından yapmamak.

onuruna yedirememek

bir kimse, kendine duyduğu saygıyla bağdaşmayan ve onur kırıcı olay veya davranışlar karşısında tepkide bulunmak, kendine yedirememek: “Bu haksızlığı onuruna yediremeyen Mustafa, o günden sonra bu okula gitmemek için ayak diredi.” -E. C. Güney.

şanına yedirememek

yenilgiyi kabul edememek: “Onların karşısında ilk elde çekilmeyi şanına yediremedi.” -Ö. Seyfettin.


"kibrine yedirememek" karakter analizi

  • kibrine yedirememek, 19 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'i', 'b', 'r', 'i', 'n', 'e', ' ', 'y', 'e', 'd', 'i', 'r', 'e', 'm', 'e', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
  • kibrine yedirememek kelimesinin tersten yazılışı ' kememeridey enirbik' diziliminde gösterilir.

(b,d,e,i,k,m,n,r,y) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yerinde bulmak

doğru olduğunu kabul etmek: “Hayatını değiştirme kararımı yerinde bulması beni de memnun etti.” -C. Uçuk.

yardımcı benlik
İng. auxilary ego

Benliği geliştirmek ya da gereksinmelerini karşılamakta yardımı sağlamak için başka bir

uyandırabilmek

(-i) Uyandırma imkânı veya olasılığı bulunmak: “Bu çeşit mülahazalar bizde ancak bir isyan duygusu uyandırabilirdi.”

kambriya dönemi
İng. cambrian
Kambriya dönemi İng. Cambrian

Kayaçları tanımlan

indirgeyebilmek

(-i) İndirgeme imkânı veya olasılığı bulunmak.