katmak

katmak, -ar

(-i, -e) 1. Bir şeyin içine, üstüne veya yanına, niteliğini değiştirmek veya niceliğini artırmak için başka bir şey eklemek, karıştırmak: Sirkeye su katmak. 2. Bir araya getirmek: “Fadime, bu yavru bolluğu arasında kuzuları çocuklara ve çocukları kuzulara katarak en olgun bir saadet içinde yaşamış.” -H. E. Adıvar. 3. Birlikte göndermek: Kafileye muhafız katmak. 4. hlk. Döllenmeyi sağlamak için erkek hayvanı dişinin yanına salmak.


katmak

Koymak : Çay katem mi?


katmak

Eşek yavrusu, sıpa


katmak

Yanına almak, dahil etmek, katmak


katmak Osm. ilâve etmek

(matematik)


katmak

Beklemek, sabretmek


katmak ile benzer kelimeler

birbirine katmak

1) aralarını açmak, aralarını bozmak, olay çıkarmak; 2) karıştırmak.

bire beş katmak

bire bin katmak: “Rahmi'nin neyi var neyi yoksa özellikle de son zamanda aldıklarını, bire beş katarak sayanlar ... çıktı.” -T. Buğra.

bire bin katmak

çok abartmak: “Hiç merak etmeyin, hep bire bin katarak anlatır.” -Y. K. Karaosmanoğlu.

boyut katmak

başka veya yeni bir görüş açısı vermek, genişlik, kapsam ve içerik kazandırmak: “Aylak kişiliğine tutarlı bir boyut katar.” -H. Taner.

cana (veya canına) can katmak

yaşama gücünü artırmak: “Pınarların dibindeki çimenlik, sofada kuşların çığlıkları geziye çıkanların canına can katar.” -S. Birsel.

çeşni katmak

değişik bir katkı yapmak: “Varlığa yepyeni bir çeşni katan yepyeni bir ulus yaratacağım sizden.” -T. Oflazoğlu.

davuş katmak

Çocuğa veya birine seslenmek, ismiyle çağırmak.

el katmak

1) bir işe karışmak, müdahale etmek; 2) bir işin yapılmasına yardım etmek.


Karışmak, müdahale etmek.


"katmak" karakter analizi

  • katmak, 6 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'a', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • katmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamtak' diziliminde gösterilir.

(a,k,m,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

tınmaz melaike

a. Kendi hâlinde, sessiz kimse.

termit kaynağı
İng. thermite weld

Termit kaynağı yapma işlemi sonucu oluşmuş kaynak.

mıknatıslanma

a. Mıknatıslanmak işi.


İng. magnetization

Bir özdeğin mıknatıslık ö

zıbıtmak

Dövmek.


Azarlamak.


1. Atmak. 2. Yalan atmak.


zıbırtmak

Budamak.


Sövmek, atıp tutmak.


Kavga, çatışma, tartışma sırasında ka

katmak - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
k1
a1
t1
m2
a1
k1
Toplam puan değeri7