katılmalı dava

katılmalı dava İng. law-suit by intervention

Ceza yargılama yönteminde işlenen suçtan dokunca gören kişinin, kişisel bir hak istemiyle kamu davasına katılması.


katılmalı dava ile benzer kelimeler

katılmalı gözlem

İng. participant observation

Bir toplumsal kümeyi ya da toplumu onun üyesi olan, üyesi gibi davranan bir inceleyicinin gözlemlemesi.

birlikte dava

İng. joinder of parties (of plaintiffs, of defendents)

Yasada belli edilen nedenlere ve kurallara dayanarak, birden çok kişilerce birlikte açılabilen dava.

dava

Ar. da¤v¥

a. (da:va:) huk. 1. Korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurma. 2. Sav: “Erkekler larını hanımlar kadar hararetle müdafaa edememişlerdir.” -H. C. Yalçın. 3. mec. Sorun: “O kırkyıllık da bey...

dava açılması zorunluğu ilkesi

İng. principle of compulsory public prosecution

Ceza kovuşturması için yeter kanıtlar ve olaylar bulunduğunda, C. Savcısının kamu davası açma yükümü.

dava açma

İng. confestation

Bir uyuşmazlığın çözümlenmesi, bir hakkın tanınması, korunması, elde edilmesi için dilekçe ile yargılığa başvurma.

dava açmada özerklik

Osm. dava ikamesi muhtariyeti

Kovuşturulması kişisel yakınmaya bağlı suçlarda, ilgilinin başvurmasıyle başlayan suçun kovuşturulması için, kamu yararı gözetilerek C. Savcısına, kamu davası açmada tanınan yetki.

dava adamı

a. Bir ülkü uğrunda sürekli çalışan kimse.

dava aktarımı

İng. transfer of a case for hearing to another court

Ceza yargılama yöntemi yasasında gösterilen kural ve koşullara göre, bir ceza davasının, yüksek görevli yargılıkça, benzer aşamada bulunan başka bir yargılığa gönderilmesi.


Dâva aktarımı

"katılmalı dava" karakter analizi

  • katılmalı dava, 14 karakter ile yazılır.
  • k harfi ile başlar, a harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'k', 'a', 't', 'ı', 'l', 'm', 'a', 'l', 'ı', ' ', 'd', 'a', 'v', 'a', şeklindedir.
  • katılmalı dava kelimesinin tersten yazılışı ' avad ılamlıtak' diziliminde gösterilir.

(a,d,k,l,m,t,v,ı) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

kaldırtıvermek

(-i) (kaldırtı'vermek) Kaldırıvermek: “Saatte bu iki yere ayrı iki vapur kaldırtıverin, ne olur?” -N. Hikmet.

daraltıvermek

(-i) (daraltı'vermek) Çabucak daraltmak.

vıdılatmak

Fırlatmak.

tavsullandırmak

Abartılı konuşmak, genellikle kendini övmek.

tavlandırmak

(-i) 1. Tavlanmasını sağlamak. 2. Semirtmek, şişmanlatmak. 3. Beslemek: “Esirlikte ve cefada, millet ruhunu tavlandı

katılmalı dava - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
k1
a1
t1
ı2
l1
m2
a1
l1
ı2
d3
a1
v7
a1
Toplam puan değeri24