kat
(I) a. 1. Bir yapıda iki döşeme arasında yer alan daire veya odaların bütünü: Yemekten sonra evin üst katında, ocaklı bir odaya çıktık. -S. F. Abasıyanık. 2. Bir yüzey üzerine az veya çok kalın bir biçimde, düzgün olarak yayılmış bulunan şey: Bir kat yufka, bir kat peynir. 3. Üst üste konulmuş şeylerden her biri, tabaka. 4. Giyeceklerde takım: Birer kat elbise ile kalacağız. -A. Gündüz. 5. Apartman dairesi. 6. Ön, yan: Salim, Sait Faik'in Yaşar Nabi katındaki telif ücretini artırmakta büyük rol oynamıştır. -S. Birsel. 7. Huzur. 8. Bükülen veya kıvrılan bir şeyin her kıvrımı: Kumaşın katı. 9. Makam, mevki. 10. Kez, defa, misil: Bu, ondan iki kat pahalı. 11. jeol. Katman. 12. mat. Tekrarlanan bir sayının toplamı: 6, 9, 12 ve 15 sayıları 3 sayısının katlarındandır.
kat Ar. ®aµ¤
(II) a. esk. 1. Kesme, kesilme. 2. İlgiyi kesme. 3. Sonuca bağlama, bitirme. 4. ed. Kesme.
kat Fr. Étage
kat
Bir çeşit çiçek.
kat
1.bk. Kaş (VI)-1. 2. Hendeğin iki yüksek kenarı. 6 okka tahıl alan silindir biçiminde, ağaçtan yapılmış bir tahıl ölçeği.
kat
Nişanlıya gönderilen armağan.
kat
İki tepenin ya da iki duvarın arası, uçurum.
kat
Toprak evlerde üst kısma süs olarak yapılan biraz enli ve renkli bağlar.
kat
Seyrek altın dizisi.
kat
Kağıt.
kat
1. Kat. 2. Daire
kat
1) kat. 2) makam (bk. orun).
kat İng. storey
Bir yapının, yapımı bitmiş tabanı ile onun üzerindeki tavanın arasında kalan bölümü.
kat İng. multiple
Verilen bir tümsayı için, bununla bir diğer tümsay çarpımına eşit olan tümsay
kat İng. horizon, levél
kat İng. layer
lsıl işlem ya da yüzey işlemi görmüş yüzeylerde oluşmuş oksit, nitrür vb. özdek zar.
kat Osm. misil
(matematik)
kat Osm. tabaka
(katman) (coğrafya)
kat Fr. étage
(coğrafya, jeoloji)
kat İng. layer, coat, coating
Sinema Film tabanı üzerine sürülen çeşitli duyar özdek ya da koruyucu özdekten oluşan astar.
kat İng. stage
TV. Radyo ya da televizyon almacındaki çeşitli elektronik birlikleri belirten terim.
kat Alm. Etagendekoration
Sahne dekorunda bir üst ya da alt katı belirten yüzey. Örn. Nestroy: "Zu ebener Erde und im Ersten Stock" (-alt katta ve üst katta) İki katlı dekoru, Ferdinand Bruckner: "Verbrecher" (-Caniler) adlı yapıtının (1928) üç katlı dekoru vardı.
kat Osm. kategori
Koşucuların, spor niteliği bakımından değerlerine göre ayrılmaları.
kat İng. layer, stratum
1. genel uygulayım: Birbiri üzerine konarak oluşturulmuş nesnelerin her bölümü ya da parçası. 2. sinema: Film tabanı üzerine sürülen çeşitli özellikteki duyar özdekler. 3. yerbilim: bk. katman.
kat İng. kat
Katal.
kat İng. Stage
Yerbilim zamanlarından bir dönem süresi içinde oluşmuş katmanlı kayaçlar.
kat, (kıt (I))
Nezd, yan, huzur
kât
(< Far. kâgaz) kâğıt
kât
Kağıt.
Kat
Tokat ili, Dökmetepe bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Kat Osm. Kademe
kat ile benzer kelimeler
kat katzf. 1. Çok, pek çok: Bu, ondan güzel. 2. Üst üste: Kat kat giyinmiş. Üst üste |
ağ katİng. Retina(karşılık: retina, Lat. rete = ağ): Göz yuvarının en içte bulunan ve sinirleri kapsayan katı |
ağsal katFr. Amphiblestroîde |
ak katİng. white layerNitrürlenmiş parçaların yüzeyinde oluşan, 5 x 10-4 cm. ile 5 x 10-3 cm. kalınlığındaki demir nitrürlü kat. |
alt kata. Bir yapının veya aracın katlarından altta olanı: Bir evin ında tek bir pencere aydınlıktı. -H. S. Tanrıöver. |
ara-kaplar katİng. mesothelium(karşılık: mezotelyum), (Yun. mesos = orta, Yun. thele = meme başı): Orta-deri (mezoderm) köklü olan ve periton, plöra, perikard zarlarının yapısına giren özel bir örtü dokusu. |
asma kata. mim. Yapılarda genellikle tabanla birinci kat arasına yapılan, basık tavanlı, altı boş kat. İng. balcony Tiyatro, yapılarında bulunan üzerindeki seyir yeri. (Mimarlık) Bir yapıda iki ka... |
bağak derin kat yalımıFr. Kératite parenchymateuse ou interstitielle diffuse |
"kat" karakter analizi
- kat, 3 karakter ile yazılır.
- k harfi ile başlar, t harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'k', 'a', 't', şeklindedir.
- kat kelimesinin tersten yazılışı ' tak' diziliminde gösterilir.
(a,k,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
tüneldeki yılanbk. Avrupa Para Yılanı Sistemi |
tınmaz melaikea. Kendi hâlinde, sessiz kimse. |
termit kaynağıİng. thermite weldTermit kaynağı yapma işlemi sonucu oluşmuş kaynak. |
saat farkıa. Dünya'nın dönüşünden ve meridyen farklılığından oluşan zaman aralığı. Osm. |
mıknatıslanmaa. Mıknatıslanmak işi. İng. magnetization Bir özdeğin mıknatıslık ö |
kat - Scrabble puan değerleri
Harf | Puan |
---|---|
k | 1 |
a | 1 |
t | 1 |
Toplam puan değeri | 3 |