bir

bir

a. 1. Sayıların ilki. 2. Bu sayıyı gösteren 1 ve I rakamlarının adı. 3. sf. Aynı, benzer: Beni daim şen gören safdiller öyle sansın / Ne bilsinler ki onlar bence birdir elem, haz 4. sf. Beraber: Hep biriz, ayrılmayız. 5. sf. Bu sayı kadar olan: Bir kalem. 6. sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı): “Aydınlık bir odada, iki duvarın kesiştiği köşede zayıf, yaşlı bir adam yatıyordu.” -A. Kutlu. 7. sf. Tek: “Allah tektir ve birdir, amenna!” -A. Kabaklı. 8. sf. Eş, aynı, bir boyda: Bu kalemlerin ikisi birdir, hangisini isterseniz alınız. 9. sf. Ortaklaşa olan, birleşik, müşterek: Bizim kesemiz birdir. 10. sf. Değer, önem bakımlarından birbirinden farksız, birbirine eşit, birbirine benzer. 11. zf. Bir kez: Bir ona, bir sana, bir de bana baktı. 12. zf. Sadece: Her şey bitti, bir bu kaldı. 13. zf. Ancak, yalnız: Bunu bir sen yapabilirsin.


bir

Bir (bk. bi)


bir

Bir; hemen; öyle. || ber || bi || bir arada: birlikte || bir baş: bir kere || bir bişey: herhangi bir şey. bk. ayrıca bişey || bir boyun: bir çift (koşum hayvanları hakkında). bir boyun öküz: bir çift öküz || bir da: bir daha || bir de: ayrıca || bir de bahardın: birdenbire || bir de bir: ayrıca || bir denesi, bk. bir tenesi || bir ey şey: çok iyi , çok sevimli bir şey || bir gaş: bir kaç bir gaşsay: birkaç ay || bir gün: bir gün; biyün: bir gün || bir günün birisinde: günlerden bir gün || bir hal: biraz || bir işler: herhangi bir iş || bir o ki: ne iyi oldu ki || bir oyun: bir kere; bir keresinde || bir parça: biraz || bir şe(y): herhangi bir şey || bir tahım: bazı || bir tenesi: birisi; bir denesi, bir tanesi || bir terefe: herhangi bir yere || bir türli: ne şekilde olursa olsun || bir ufâh: şöyle bir || birimiz birimiz: birbirimizi || ondan bir: sonra

Herhangi) bir, bk. bi


bir

1. Bir kere, bir defa. 2. Öbür.


bir ile benzer kelimeler

bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

“bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir” anlamında kullanılan bir söz.

bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

“herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçümsememek, önemle ele almak gerekir” anlamında kullanılan bir söz.

bir ... bir (veya bir de)

hem ... hem: “Denize bir konup bir kalkan martılar yüksekten avlarına bakarak haykırışırlar.” -A. İlhan.

bir el bir eli yıkar, iki el bir yüzü yıkar

bazı durumlarda yardımcısız iş yapılamayacağını anlatan bir söz.

(biri veya bir şey) bir yana dünya bir yana

bir varlığa çok değer verildiğini anlatmak için kullanılan bir söz: “Mercan Usta bir yana dünya bir yana.” -Halikarnas Balıkçısı.

ağız bir etmek, (ağız bir eylemek)

Söz birliği yapmak.

arka bir etmek, (arka bir eylemek)

Birbirine muzaharet etmek.

aydınlık (bir yüzeyin bir noktasında)

İng. illumination (at a point of a surface), illuminance

Bir yüzeyin, bir noktasını çevreleyen sonsuz küçük bir parçacığının aldığı ışık akısının, bu yüzey parçacığının alanına bölümü, bk. ışınımlılık, (ışınsal aydınlık), (erkesel aydınlık).


"bir" karakter analizi

  • bir, 3 karakter ile yazılır.
  • b harfi ile başlar, r harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'b', 'i', 'r', şeklindedir.
  • bir kelimesinin tersten yazılışı ' rib' diziliminde gösterilir.

(b,i,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

sarınabilmek

(-e) Sarınma imkânı veya olasılığı bulunmak.

domuz gribi
İng. swine influenza

Ortomiksovirüslerin neden olduğu, insanlara da bulaşabilen, trakeobronşit ve alveoler

Brucella suis
İng. brucella suis

Domuzlarda brusellozise neden olan hastalık etkeni.

abalı memeliler
İng. flying lemurs

(Yun. dermatos: deri; pteron: kanat) Memeliler (Mammalia) sınıfının, etenliler (Placent

Yukarıcihanbey

Erzurum ili, Karayazı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

bir - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
b3
i1
r1
Toplam puan değeri5