aygıt

aygıt

a. 1. Birçok parçadan yapılmış alet, cihaz: Telefon bir konuşma aygıtıdır. 2. anat. Vücutta belirli bir görevi yerine getiren organ grubu: Sindirim aygıtı. Solunum aygıtı. 3. fiz. Birkaç aletin uygun bir biçimde eklenmesinden oluşturulan ve bazı belli deneylerin yapılmasına yarayan takım.

aygıt Fr. instrument
aygıt

1. Kereste, kerestelik ağaç. 2. Alet, malzeme, çeşitli küçük sanat dallarında kullanılır araç, avadanlık. 3. Eşya, ev eşyası. 4. Şey: Neydi o? Aygıt be, dükkân diyecektim diyemedim. 5. Eş: Aygıdımı bulamadım. 6. Tencere.

aygıt

1. Meyva kurusu, yemiş. 2. Yemeklik, yemeğe konan çeşitli şeyler, yemek malzemesi: Aygıt olursa ellerimi bile yediririm. 3. Baharat.

aygıt

Keyif sahibi, başına buyruk.

aygıt

Araç, gereç, avadanlığın tümü.

aygıt

Alet

aygıt İng. device
aygıt İng. apparatus

Deneylerin yapılmasını sağlayan takımlar dizgesi.

aygıt İng. apparatus

Bir görüngüyü gerçekleştirmek, gözlemlemek, bir büyüklüğü ölçmek gibi etkinliklerde duyu ergenlerimizin algılama sınırlarını genişletmeye yarayan her çeşit düzenek.

aygıt İng. instrument, tool

Bir toplumun üyesi olan bireyin, amacını gerçekleştirmek için kullandığı doğal ya da yapay nesne. bk. halk sanatı, sanat. krş. kültür, halk kültürü.

aygıt İng. instrument

Belli fiziksel ya da kimyasal özellik değişimlerini ölçmeye yarayan, yalın ya da karmaşık ölçüm gereci. Örn. sıcaklıkölçer, pH-ölçer.

aygıt İng. equipment, apparatus

Bir işi görebilmek, bir işlemi gerçekleştirebilmek ya da bir deneyi yapabilmek için kullanılan araç.

aygıt Osm. cihaz

(biyoloji, fizik, zooloji, kimya)

aygıt İng. apparatus

genel uygulayım: Bir işi, işlemi, deneyi gerçekleştirebilmek için kullanılması gereken araç ya da bunların birkaçından oluşan takım.

aygıt

Elbise. (Tunçbilek *Tavşanlı -Kütahya)

---

aygıt ile benzer kelimeler

ağ aygıt arayüzü özellikleri İng. network device interface specification (NDIS) (AAAÖ)

aygıt adresi İng. device map

aygıt elek Eşya, ev eşyası. 1. Öteberi, şu bu. 2. bk. aygıt (I)-3.

aygıt görevlisi İng. Superintendant of the apparatus Yarışma boyunca, elektrikli aygıtın bulunduğu masada oturup aygıtı denetleyen görevli.

aygıt ismi Osm. ismi âlet Süzgeç gibi, keser gibi hangi işe yaradığını kendi anlatan aygıt adı. Bu bakımdan kalem, saat gibi isimler yapı bakımından aygıt isimleri değildir.

aygıt nesnesi İng. device object

aygıt simgesi İng. device token

aygıt sürücüsü İng. device driver

---