(bir şeyi) leke etmek

(bir şeyi) leke etmek

lekelemek: Çocuk giysisini leke etmiş.


(bir şeyi) leke etmek ile benzer kelimeler

(bir şey başka bir şeyi) mumla aratmak

daha kötü olan yeni bir şey, bir durum, bir kimse, pek iyi olmayan eskisini aratmak.

(bir şey, bir şeyi) ağır basmak

1) taşıdığı özellikler üstün gelmek: “Yerli halıları gördüm; koyu sıcak kırmızılarla diri maviler ağır basıyordu.” -B. R. Eyuboğlu. 2) bir işte gücü ve etkisi üstün gelmek: “Peki deyişleri de akılları yattığı için değil, korkuları ağır bastığı için oldu.” -T. Bu...

(bir şeyi) bir köşeye atmak

gerektiğinde kullanılmak için bir yere koymak.

(bir şeyi veya bir şeye) nişan koymak

ileride tanıyabilmek veya ölçebilmek için bir şeyin durumunu, onun herhangi bir özelliğini akılda tutmak veya iz bırakmak: Dönüşte yolumuzu şaşırmamak için şu çifte kavakları nişan koymuştuk.

(bir yeri veya bir şeyi) tozpembe görmek

aşırı iyimser olmak: “Fakat aynı adamın bütün sıkıntılarına rağmen, kara ufukları tozpembe gördüğü ... anlar da vardır.” -Ş. Rado.

bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

“bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir” anlamında kullanılan bir söz.

bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

“herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçümsememek, önemle ele almak gerekir” anlamında kullanılan bir söz.

bir şeyi) adam etmek

1) eğitmek, yetiştirmek, topluma yararlı duruma getirmek; 2) bir yeri düzene sokmak; 3) işe yarar duruma getirmek.


"(bir şeyi) leke etmek" karakter analizi

  • (bir şeyi) leke etmek, 21 karakter ile yazılır.
  • ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • '(', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', 'i', ')', ' ', 'l', 'e', 'k', 'e', ' ', 'e', 't', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
  • (bir şeyi) leke etmek kelimesinin tersten yazılışı ' kemte ekel )iyeş rib(' diziliminde gösterilir.

(b,e,i,k,l,m,r,t,y,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yatıştırabilmek

(-i) Yatıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

yetiştirebilmek

(-i, -e) Yetiştirme imkânı veya olasılığı bulunmak: “Öldüğünde genç denilecek yaştaydı. Daha çok besteler yapabilir,

yeşertebilmek

(-i) Yeşertme imkânı veya olasılığı bulunmak.

yarıştırabilmek

(-i) Yarıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

yapıştırabilmek

(-i, -e) Yapıştırma imkânı veya olasılığı bulunmak.