tomruk

tomruk, -ğu

a. 1. Ağacın kesilerek silindir biçimine getirilmiş gövdesi. 2. İşlenmek veya biçilmek için hazırlanmış taş kütlesi: Mermer tomruğu. 3. Ayak ve ellere geçirilip bağlanan iki parça kütükten meydana gelen işkence aleti. 4. esk. Tutukevi.

tomruk

Gonca.

tomruk

Tutukevinde kimi tutsakların ayaklarına vurulan ağaç kelepçe.

tomruk

Tutukevi.

tomruk

Yumru, ur.

tomruk

Tomurcuk.

tomruk

Tutukevinde kimi tutukluların ayaklarına takılan tahta kelepçe.

tomruk Osm. tomruk

Kesilmiş ağacın silindir biçimindeki gövdesi.

tomruk İng. ingot

Sonradan işleme ve biçimleme ereğiyle, büyük kalıplara dökülüp katılaşmış metal kütle.

tomruk İng. ingot

metalbilim: Sonradan işleme, biçim verme ereğiyle büyük kalıplara dökülüp katılaştırılmış metal kütle.

tomruk İng. boulder

Tanelerinin çapı 256 mm. den büyük olan taş.

tomruk

1. Kütük, ağaç kütüğü. 2. Eskiden esirlerin ve mahpusların ayaklarına takılan kütük.

---

tomruk ile benzer kelimeler

kırıklı tomruk İng. fault block Karşılıklı iki sınırında, kırık düzlemleri bulunan dağ ya da kayaç kütlesi.

salma tomruk , -ğu a. tar. Salma erlerin gece yakaladıkları suçluları kapadıkları yer. Osm. Tevkifhane Yakalanan suçluların geçici bir süre alıkonuldukları ve içinde serbest dolaşabildikleri cezaevi.

tomruk ağası Tutukevi yönetmeni.

tomruk dairesi Osmanlılarda cezaevine verilen ad.

tomruk girimi İng. ingot coverage Sıcak işlemeden önce bir çukur fırına yerleştirilen tomrukların, sayısı ya da ton olarak ağırlığı.

---