salon

salon Fr. salon

a. 1. Bir evde konukları ağırlamakta kullanılan en geniş oda: “Hasta alt kattaki salona kadar gitti ve bir kanepenin üstüne düştü.” -P. Safa. 2. Toplantıların, kutlamaların, gösterilerin yapıldığı geniş yer: Düğün salonu. Konferans salonu. 3. Dükkân, mağaza: Çay salonu. Berber salonu.


salon İng. auditorium, theatre (ABD: theater) hall

Sinema Sinemanın, film gösterimini izleyenlere ayrılmış, sıra koltuklu, önde görüntülük, arkada gösterim odacığı, yanlarda çıkış kapıları, üstte balkonları bulunan geniş yeri.


salon

Biçilen ekini harman yerine taşımakta kullanılan araba. (Apsarı *Aksaray -Niğde)


salon ile benzer kelimeler

aynalı salon

İng.hall of mirrors Fr.galleries des glaces

basamaklı salon

İng. amphitheatre, (ABD) amphitheater

Sinema Önden (görüntülükten) geriye (gösterim odacığına) doğru basamak basamak yükselen sinema salonu çeşidi.

salon adamı

a. Kadınlı erkekli özel toplantılara katılan, bu gibi yerlerde nasıl davranılacağını iyi bilen ve durumuyla dikkati çeken adam.

salon aydınlatma ana çevirgeci

İng. house board, house switch-board

Seyirci salonunun, dinlenme yerlerinin ve seyircinin bulunduğu yerlerin ışıklarını açıp kapayan ana çevirgeç.

salon aydınlatması

İng. house lighting

Seyirci salonunu aydınlatmada kullanılan ışık düzeni.

salon bitkileri

ç. a. bit. b. Kapalı mekânlarda yetiştirilen, kaktüs, kauçuk, eltieltiyeküstü vb. süs bitkileri.

salon cimnastiği

İng. indoor gymnastics

Kapalı yerde yapılan cimnastik çalışması.

salon çamı

a. bit. b. Dalları üzerinde diken bulunan, küçük çam biçiminde bir süs bitkisi (Ara ucaria).


"salon" karakter analizi

  • salon, 5 karakter ile yazılır.
  • s harfi ile başlar, n harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 's', 'a', 'l', 'o', 'n', şeklindedir.
  • salon kelimesinin tersten yazılışı ' nolas' diziliminde gösterilir.

(a,l,n,o,s) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

toplumsal engel
İng. social barrier

Bir toplumsal sınıfı ya da katmanı oluşturan bireylerin daha elverişli durumdaki sınıf

toleranssız

sf. Hoşgörüsüz.

toleranslılık
, -ğı

a. Hoşgörülülük.

sonsal usavurma
İng. a posteriori reasoning

Etkiden ya da sonuçtan başlayarak nedene giden usavurma yöntemi, Anlamdaş. tüm

soluk burgucan
Fr. Spirocli eta pallida

salon - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
s2
a1
l1
o2
n1
Toplam puan değeri7