KÖSE ile başlayan kelimeler
KÖSE ile başlayan veya başında KÖSE olan kelimeler listeleniyor. Kelimeler Türk Dil Kurumu (TDK) ve diğer Türkçe sözlükler kullanılarak oluşturulmuştur.
köse sözcüğü Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunmaktadır. köse TDK anlamını görüntüle
KÖSE ile başlayan kelimeler harf dağılımı
19 harfli
kösenin sakalı gibi
14 harfli
kösele suratlı
12 harfli
köse buğdayı
11 harfli
Köseyusuflu, kösem koyun, kösele taşı, kösele gibi, kösele daşı, Köseçobanlı, köse tahılı, köse buğday
10 harfli
Kösebucağı, Köseyakası, köserlemek, Kösepınarı, kösemenlik, Kösemehmet, köseletaşı, Kösehacılı, Kösefakılı, köseçlemek, köse sefer, köse sakal
9 harfli
Kösebayır, Köseyahya, Köseuşağı, Kösetarla, Köseşahin, Köserecik, köseltmek, Köselerli, Köseilyas, Kösehoroz, Kösehasan, kösehalil, Kösedurak, Kösebalcı, Kösealili
8 harfli
Köseveli, Kösereli, Köseören, Köseömer, Köseoğlu, köselmek, Kösektaş, Köseeyüp, Kösedere, Köseceli, köse otu
7 harfli
kösenti, kösenği, kösengi, kösemur, kösemor, kösemen, kösemek, Köselli, köselik, Köseler, Köseköy, Kösedik, Kösecik, Köseali, köseağa
6 harfli
köseyi, kösevü, kösevi, kösere, köseng, Köseli, kösele, köseğü, köseği, kösegi, kösefi
5 harfli
kösey, kösev, köseü, köset, Kösen, kösem, kösek, kösee, köseç
4 harfli
köse
(e,k,s,ö) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
abecesel sözcük
İng. alphabetic word Yalnız bir abecenin yazaçlarından oluşan sözcük. |
acem kösteği
Eski yazmalarda kitap dikildikten sonra cilde dibinden ve iç tarafından yapıştırılan ince, traş edilmiş meşin parçası. |
acı söylemek
olumsuz bir davranış karşısında gerçeği olduğu gibi söylemek. |
acısını görmek
bir yakınının ölümünü görmek. |
açık söylemek
1) anlaşılmayan yön bırakmadan anlatmak; 2) çekinmeden söylemek. |
açık sözleşme
İng. open end contract İçine değer yazılmadan bağıtlanan sözleşme. |
açınık öğesi
Fr. Elément vocalique Açınıklara, ikinliklere, üçünlüklere verilen ortak ad. |
açının köşesi
İng. vertex of an angle Açının kenarlarının ortak noktası. Yukardaki şekilde 0 noktası. |
aday göstermek
bir iş veya bir görev için birini aday olarak belirlemek, namzet göstermek: Siyasi parti grupları Başkanlık için aday göste |
adres göstermek
birini hedef göstermek. |