İçinde ÖYKE geçen kelimeler

İçinde ÖYKE geçen kelimeler listeleniyor. Kelimeler Türk Dil Kurumu (TDK) ve diğer Türkçe sözlükler kullanılarak oluşturulmuştur.

öyke sözcüğü Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunmaktadır. öyke TDK anlamını görüntüle

İçinde ÖYKE geçen kelimeler harf dağılımı

20 harfli

pamuk taşı öykencesi, öykentincik otalanım, öykenceli kara kezik

19 harfli

sıtma tepe öykecesi, öyke çevre yalımcıl

18 harfli

kara gezik öykence

17 harfli

öyken mantarlanım, öyken köfekilenim, öyken karadamarca, göğüs zar-öykence, dilikcikli öykece

16 harfli

öykeni yellenmek, öyken kanarımcıl, çömüşçül öykence

15 harfli

öykesini yutmak, öykeni kabarmak, öyken yıkımcalı, öyken sayrılığı, öyken kursakçıl, öyken keseklemi, öyken kanarımlı, öyken kanamacıl, öyken eirinimce, öyke çevrececil

14 harfli

yağsal öykence, soluman öykece, periksel öyken, öyken yuvarcan, öyken yağlaşım, öyken mantarca, öyken köfekice, öyken kanarımı, öyken kanaması, öyken bürmeççe, kireçli öykece, ingisel öykece, bürmeç-öykence

13 harfli

söykeğilenmek, periksel öyke, öyken-özekçil, öyken yıkımca, öyken tübürce, öyken tozanca, öykelendirmek, havsal öykece

12 harfli

öyken marazı, söykendirmek, öyken yalımı, öyken tincik, öyken kancıl, öyken düdüğü, öyken ağrısı

11 harfli

öyken ölçer, söz söykesi, söykelenmek, öykensizlik, öyken kesim, öyken bilim

10 harfli

öyken taşı, öyken debe, öyken akım, öykelenmek, öyke almak, kızılöyken, höykerekli

9 harfli

söykenmek, söykelmek, öykenceli

8 harfli

söykenek, söykemek, öykensel, öykenmek, öykencil, höykelek

7 harfli

söykeme, söykeli, söykeğü, söykeği, öykenli, öykence, köykent

6 harfli

söykek, çöyken

5 harfli

söyke, öyken, köyke, höyke

4 harfli

öyke

(e,k,y,ö) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

acı söylemek

olumsuz bir davranış karşısında gerçeği olduğu gibi söylemek.

açık atölye İng. open shop

İşlendirmek için sendika üyeliğinin ön koşul olmadığı, diğer bir deyişle sendikalılığın zor

açık söylemek

1) anlaşılmayan yön bırakmadan anlatmak; 2) çekinmeden söylemek.

açık yöre İng. open neighborhood

İlingesel uzayda, bir noktanın bir açık küme olan yöresi.

açıklayacı özne İng. appositive

Bir cümlede özneden sonra gelerek onu daha belirgin duruma getirmek, vasıflandırmak veya p

aday göstermek

bir iş veya bir görev için birini aday olarak belirlemek, namzet göstermek: “Siyasi parti grupları Başkanlık için aday göste

adlayıcı ölçek İng. nominal scale

Nesneleri özelliklerine göre belli adlar altında toplayan ya da ölçüm konusunu belli si

ağır söylemek

acı, dokunaklı sözler söylemek.

akımyönelimi İng. rheotropisme
aklöylez

Beyaz, kuru fasulye.

Kelime Motoru