darbe (veya darbeyi) yemek

darbe (veya darbeyi) yemek

1) gücü sarsılmak: “Seniha'nın kaçışı üzerine en müthiş darbeyi yiyen kalp, Celis'in kalbi oldu.” -Y. K. Karaosmanoğlu. 2) kötü, olumsuz bir duruma maruz kalmak.


darbe (veya darbeyi) yemek ile benzer kelimeler

darbe vurmak (veya indirmek)

iyi olan bir durumu kötüye dönüştürmek: “Abdülhamit, Midhat Paşa'nın katli ile fikir denilen kuvvete ağır bir darbe vurmuş.” -H. E. Adıvar.

askerî darbe

İng.military coup Alm.militärputsch Fr.coup militaire

darbe

Ar. arbe

a. 1. Vuruş, çarpış: “Başına şiddetli bir indirerek hayvanı sersemletti.” -O. C. Kaygılı. 2. Bir ülkede baskı kurarak, zor kullanarak veya demokratik yollardan yararlanarak hükûmeti istifa ettirme veya rejimi değiştirecek b...

darbe almak

kötü bir duruma düşmek.

yemek yemek

karın doyurmak: “Yemek yerken içtiğim iki şişe su, bir ter seli hâlinde ensemden boynuma doğru akıyordu.” -E. Bener.

su küçüğün, söz (veya sofra veya yemek) büyüğün

büyüklerin sayılması, küçüklerin korunması gerektiğini anlatan bir söz.

bilmem hangi (veya kaç veya kim veya nasıl veya ne)

önemli veya anlatılması gerekli görülmeyen şeyler için kullanılan bir söz: Bilmem hangi dairede kâtipmiş.

eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)

benzeri olmamak: “Allah rahmet eylesin, eşi menendi bulunmaz bir adamdı Nazmi Albay.” -A. Ümit. “Bir iki çıkışı, Arap Kadir'in bir eşi benzeri bulunmadığı gerçeğini ortaya koymuştu.” -K. Korcan. “Bizim dairenin müdürünün bir eşi benzeri daha yoktur.” -M. ...


"darbe (veya darbeyi) yemek" karakter analizi

  • darbe (veya darbeyi) yemek, 26 karakter ile yazılır.
  • d harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'd', 'a', 'r', 'b', 'e', ' ', '(', 'v', 'e', 'y', 'a', ' ', 'd', 'a', 'r', 'b', 'e', 'y', 'i', ')', ' ', 'y', 'e', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
  • darbe (veya darbeyi) yemek kelimesinin tersten yazılışı ' kemey )iyebrad ayev( ebrad' diziliminde gösterilir.

(a,b,d,e,i,k,m,r,v,y) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

kaybedivermek
Ar. ¦ayb + T. edivermek

(-i) (kaybedi'vermek) Çabucak veya ansızın kaybetmek: “Bunun içi

kaybediverme

a. Kaybedivermek işi.