bir ilke imza atmak

(bir şeye) imza atmak

imzalamak: “Önüne bir tomar parşömen çeken ağa, yeni öğrendiği imzasını atmaya başladı.” -O. Kemal.

(bir şeyin) altına imza atmak

destek vermek amacıyla aynı düşüncede olduğunu göstermek.

bir anaya bir kız, bir kafaya bir göz

“bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir” anlamında kullanılan bir söz.

bir mıh bir nal kurtarır, bir nal bir at kurtarır

“herhangi bir olayı, bir işi, bir ödevi küçümsememek, önemle ele almak gerekir” anlamında kullanılan bir söz.

hedonistik ilke

bk. hazcılık ilkesi

ilke

a. 1. Temel düşünce, temel inanç, umde, unsur, prensip: “İlkelerine sıkı sıkıya bağlı, bilinçli ve ödün vermez bir insandı.” -H. Taner. 2. Temel bilgi: Kimyanın leri. 3. Öge: Atomlar cisimlerin leridir. 4. Davranış kuralı: “Bence ahlakın bir si,...

İlke mahkemesi

(bir şeyi) imza etmek

imzalamak: “Bir haftaya kalmayacak, bizim delegeler sulhu imza edecekler.” -Ö. Seyfettin.