atılım yürüyüşü

atılım yürüyüşü Alm. Ausfallgang

Geniş adımla ve ağırlığı öndeki bükük diz üzerine vererek yürüme.


atılım yürüyüşü ile benzer kelimeler

atılım

a. 1. Atılma işi. 2. İleri atılma. 3. Hızla ilerleme, hamle, savlet: “Çocuklar her ını boşa çıkarıyor, onunla alay ediyorlar.” -A. İlhan. 4. Sayı kazanmak amacıyla yapılan atılış, hücum. 5. mec. Herhangi bir konuda ilerleme çabası: “Çok hızlı bir geliş...

atılım duruşu (öne, yana, arkaya)

İng. lunge

Türlü cimnastik alıştırmalarına temel olan bir başlama duruşu; türlü yönlere adım duruşlarında, gövdenin bükülü bacak üzerine eğilmesi ve gergin bacakla bir doğrultuya getirilmesiyle vücut ağırlığının o yöne aktarılması.

öne atılım duruşu

İng. lunge position forward

Öne bükülü adım duruşunda, gövdenin, öne eğik arkadaki gergin bacakla bir doğrultuya getirildiği ve vücut ağırlığının önde tutulduğu durum.

yana atılım

İng. lunge sideways

Vücudun, yana genişçe bir adım alıp ağırlığı yandaki bacak üzerinde tutarak ayakta bulunduğu durum.

ayı yürüyüşü

a. sp. Kol ve bacakları açıp gererek yürüme.


Alm. Barengang

Gergin kol ve bacaklarla dört ayak yürüme.

dıştaban yürüyüşü

Alm. Sohlenkantengang

Ayağın kemerini güçlendirmek için tabanın dış kenarlarına basarak yapılan yürüyüş.

doğa yürüyüşü

a. sp. Belli kurallar ve grup anlayışı içinde doğada yapılan uzun yürüyüşler.

el arabası yürüyüşü

İng. wheelbarrow

Cephe duruşunda bulunan birinin eşi tarafından ayak bileklerinden kaldırılarak eller üzerinde ileri geri (öne-arkaya) yürütülmesi, sıçratılmasıyla yapılan bir çeşit alıştırma.


"atılım yürüyüşü" karakter analizi

  • atılım yürüyüşü, 15 karakter ile yazılır.
  • a harfi ile başlar, ü harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'a', 't', 'ı', 'l', 'ı', 'm', ' ', 'y', 'ü', 'r', 'ü', 'y', 'ü', 'ş', 'ü', şeklindedir.
  • atılım yürüyüşü kelimesinin tersten yazılışı ' üşüyürüy mılıta' diziliminde gösterilir.

(a,l,m,r,t,y,ü,ı,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yağlı taşkömürü
Osm. yağlı maden kömürü

(kimya)

yağlı müşteri

a. Bol paralı, çok alışveriş yapan müşteri: “Bu nin yanına nöbetleşe ve ikişer ikişer gönderiyordu.” -E. E. Tal

şartlıyan tümce

bk. Tümce.

öğütülmüş çayır
İng. ground pasture grass

Çayır otunun tohum oluşturmadan önce biçilip kurutularak öğütülmüşü.

hülyalaştırmak

(-i) Hülya durumuna getirmek: “Mektep görülen her şeyi yumuşatıyor, hülyalaştırıyor, güzelleştiriyordu.” -A. Ş.

atılım yürüyüşü - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
a1
t1
ı2
l1
ı2
m2
y3
ü3
r1
ü3
y3
ü3
ş4
ü3
Toplam puan değeri32