ahmak sarı

ahmak

sf. Aklını gereği gibi kullanamayan, bön, budala, aptal: “En doğru, en yüksek fikir, bir cahil veya ahmağın elinde gülünç, değersiz bir hâle gelebilir.” -M. Kaplan.

Çamsakızı, reçine.

ahmak gelin yengeyi halayığı sanır

“ahmak kimse kendisini koruyup gözeten kişiye hizmetine verilmiş biri gözüyle bakar ve saygısız davranışlarıyla onun gönlünü kırarak hizmetinden yoksun kalır” anlamında kullanılan bir söz.

ahmak hölüden

1. İnce ve sürekli yağan yağmur: Bu günlerde yağan yağmur da tam . 2. Güneş varken yağan hafif yağmur.

ahmak misafir ev sahibini ağırlar

“başkalarının görev ve yetkilerine karışmak ahmaklıktır” anlamında kullanılan bir söz.

ahmak yaşartan

İnce ve sürekli yağan yağmur.

ahmak yerine koymak

bir kimseye aptalmış, anlamazmış gibi davranmak: “Beni bir ahmak yerine koyarak bu yığını babamın rahat rahat uyuduğu bir yatak diye göstermesi...” -Y. K. Karaosmanoğlu.

Alman sarı sığır ırkı

Almanya’dan köken alan, Bernese ve İsviçre Esmeri ırklarının yerli kırmızı ve kırmızı alaca ırklarla birleştirilmesi sonucu geliştirilmiş, et, süt ve iş verimi yönünde seleksiyon uygulanmış, vücudu iri yapılı ve kasları gelişmiş,...

Amerika-sarı-asmasıgiller

(İcteridae), (Yun. ikteros = sarı-asma)) Omurgalı hayvanlardan kuşlar (Aves) sınıfının ötücü-kuşlar (Passeriformes) takımının öz-ötöcüler (Oscines) üst-familyasına giren bir familyaAmerikada yaşarlar. Eski Dünyada yaşayan sarı-asmagill...