ahır

ahır Far. ¥¬°r

a. Evcil büyükbaş hayvanların barındığı kapalı yer, hayvan damı: “Sağda, duvar kıyısında ahır, arabacı, uşak odaları var.” -Y. Atılgan.

ahır

Hayvanların su içtiği taş veya ağaç yalak, çeşme yalağı.

ahır

Hayvan yemliği.

ahır

İçi oyuk ağaç dibek.

ahır

Demirci ocağı yanındaki oyma yalak.

ahır

Çeşme oluğu.

ahır

1. bk. ahar (I)-1. 2. bk. ahar (I)-3. 3. bk. ahar (I)-4. 4. bk. ahar (I)-5. 5. bk. ahar (II)-5. 6. İçinde üzüm çiğnenen ağaç tekne, şırahane.

ahır

1. Sonunda, sonra. 2. Ötürü, dolayı. 3. Geçmiş, öncesi. 4. Söyle bakayım anlamında: Ahır, niçin böyle yaptın?

< Far. âhur) ahır

ahır

< Ar. âhir: son; sonraki. || ahır güzün: sonbahann sonlarına doğru || ahır nefes: son nefes || ahır nefesde dine gele: gayrimüslimler için söylenen dua sözü: son nefeste imana gelsin

ahır Osm. ahır
ahır

Çeşme yalağı. (Ağıl *Eğridir -Isparta)

Ahır

Edirne ili, İpsala ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

---

ahır ile benzer kelimeler

ahır aktarması İlkbaharda tarlanın sürülmesi: Kaç dönüm yaptın?

ahır besisi İng. stall fattening Hayvanların, meraya hiç çıkarılmadan ahır içerisinde yoğun yemlerle besiye alınması, yoğun besi.

ahır denemesi Dgr. stallprobe

ahır gübresi Osm.

ahır gübresi (yanmış) Osm. (yanmış) ahır gübresi

ahır güz Kasım ayı.

ahır hergi İlkbaharda tarlanın sürülmesi

ahır keneleri İng. softbacked tick Yumuşak keneler.

---