(birine) damla inmek

(birine) damla inmek

felç olmak.


(birine) damla inmek ile benzer kelimeler

damla damla

zf. 1. Damlalar biçiminde: “Koşan elbet varır, düşen kalkar / Kara taştan su akar” -T. Fikret. 2. Azar azar.

damla inmek

Felç olmak, inme inmek.

asılı cıva damla elektrodu, (ACDE)

İng. hanging mercury drop electrode, (HMDE)

Eser miktarda katyonları biriktirmek için bir katot gibi çalışan damla anot yapılarak akımın hemen sonra ölçülmesiyle analizin tamamlandığı bir mikro elektrot.

bardağı taşıran damla

sabır tüketen aşırı davranış veya durum: “Son tartışmamızın olduğu belli oluyordu.” -E. Bener.

bir damla

sf. 1. Çok az: “En korktuğum, en çekindiğim adamlar, gözlerinde bile çocukluk ışığı kalmamış olanlardır.” -N. Hikmet. 2. Çok küçük (çocuk).

cıva damla elektrotu

İng. dropping mercury electrode

Kılcal bir cam boru ucunda, arka arkaya damlatılan cıvanın oluşturduğu elektrot.

damla

a. 1. Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda sıvı: “Elime bir yağmur düştü.” -H. E. Adıvar. 2. Damlalıkla kullanılan ilaç: Burun sı. Göz sı. 3. hlk. Kalbe inen inme, felç: Damladan ölmüş. 4. mec. Çok az miktar: “Keyfin sı karıştığı ...

damla hastalığı

a. tıp Organizmadaki ürik asidin atılmayarak vücudun bazı yerlerinde, özellikle ayak başparmağında, topuk ve eklem yerlerinde birikmesinden ileri gelen, ağrı ve şişlerle ortaya çıkan hastalık, nikris, gut.


İng. gut disease

"(birine) damla inmek" karakter analizi

  • (birine) damla inmek, 20 karakter ile yazılır.
  • ( harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • '(', 'b', 'i', 'r', 'i', 'n', 'e', ')', ' ', 'd', 'a', 'm', 'l', 'a', ' ', 'i', 'n', 'm', 'e', 'k', şeklindedir.
  • (birine) damla inmek kelimesinin tersten yazılışı ' kemni almad )enirib(' diziliminde gösterilir.

(a,b,d,e,i,k,l,m,n,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yerinde bulmak

doğru olduğunu kabul etmek: “Hayatını değiştirme kararımı yerinde bulması beni de memnun etti.” -C. Uçuk.

yardımcı benlik
İng. auxilary ego

Benliği geliştirmek ya da gereksinmelerini karşılamakta yardımı sağlamak için başka bir

uyandırabilmek

(-i) Uyandırma imkânı veya olasılığı bulunmak: “Bu çeşit mülahazalar bizde ancak bir isyan duygusu uyandırabilirdi.”

sulandırabilmek

(-i) Sulandırma imkânı veya olasılığı bulunmak.

Sekbandemirli

Kütahya ili, Tavşanlı ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.