yetkin oyut

yetkin oyut İng. perfect field

Her bir sonlu genişlemesi birer ayrılabilir genişleme olan oyut.

yetkin oyut ile benzer kelimeler

İng. deontically perfect world

Ödev olan her durumun gerçek olduğu ya da biçimsel olarak: (...)koşulunu yerine getiren (...)tamdurumu.

İng. replication-compatent virus

Uygun bir hücreye girdiğinde kendi başına üreyebilme yeteneğine sahip virüs.

sf. Gerekli olgunluğa erişmiş, olgun, kâmil, mükemmel: Bizim ülkemizde böyledir: Yetkin çalışmalar görmezden gelinir. -S. İleri.

Fr. Adulte

Yetişkin, evlenecek yaşa gelmiş (kız için).

İng. competence bacteria

Gen klonlanması çalışmalarında sıklıkla kullanılan ve yabancı DNAyı içine alma yeteneğine sahip olan bakteri türleri.

İng. perfect set

Bir ilingesel uzayda, hiçbir yalıtık noktası var olmayan kapalı altküme.

İng. perfect scale

Ölçüm konusunda bireyleri aynı boyuta ilişkin bir süreklilik üzerinde belirsizliklere yol açmadan belli konumlara yerleştiren ölçek. bk. aksar ölçek.

İng. perfect number

Kendisi dışında tüm çarpanlarının toplamına eşit olan doğal sayı. Örnek. 1.2.3=6=1+2+3.

İng. prime field

Sıfırdan ayrımlı ast alt oyutu var olmayan oyut.

'y', 'e', 't', 'k', 'i', 'n', ' ', 'o', 'y', 'u', 't', şeklindedir.
yetkin oyut kelimesinin tersten yazılışı ' tuyo niktey' diziliminde gösterilir.

teknisyen okulu İng. technician school Endüstri alanında makine, elektrik, kimya, motor vb. dallarda çalışacak teknik göre
koşullu yönetim İng. Constitutional system of government Hükümdarın başında bulunduğu bir yürütme organının yanında, yasam
yük manifestosu bk. yük belgesi
yönetim konsolu bk. yönetim işleticisi uçbirimi
yeyunektomi İng. jejunectomy Boş bağırsağın tümünün veya bir kısmının ameliyatla çıkarılması.