yaşlı ılıncıklar

yaşlı ılıncıklar İng. delayed fission neutrons

Çekirdek bölünümü sırasında, ölçülebilir bir süre geçtikten sonra salınımlanan ılıncıklar.


yaşlı ılıncıklar ile benzer kelimeler

ısıl ılıncıklar

İng. thermal neutrons

Erkesi, içinden geçtiği özdekle özdeşlenen yavaş ılıncıklar.

körpe ılıncıklar

İng. virgin neutrons

Bir kaynaktan çıkan, çarpışmalar ile henüz erkesini yitirmemiş ılıncaklar.

ala yaşlı

Orta yaşlı adam: Adamcağız iken öldü.

havanın gözü yaşlı

“nerede ise yağmur yağacak” anlamında kullanılan bir söz.

orta yaşlı

sf. Ne genç ne de yaşlı olan: “Onu en evvel çocuk, sonra genç, sonra gözlerimle görmüştüm.” -A. Ş. Hisar.

yaşlı

(I) sf. 1. Yaşı ilerlemiş, kocamış, ihtiyar (kimse): “Bir kez daha çocuğun taşkın neşesinden tedirgin oldu kadın.” -E. Şafak. 2. Uzun yılları geride bırakmış: Yaşlı ağaç


(II) sf. Yaşla dolmuş (göz): “Hıçkırarak göz...

yaşlı adam

İng. heavy father, old man

Bulvar oyunlarında ya da baba rolü.

yaşlı alaşım

İng. aged alloy

Yaşlanmaya uğramış alaşım.


"yaşlı ılıncıklar" karakter analizi

  • yaşlı ılıncıklar, 16 karakter ile yazılır.
  • y harfi ile başlar, r harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'y', 'a', 'ş', 'l', 'ı', ' ', 'ı', 'l', 'ı', 'n', 'c', 'ı', 'k', 'l', 'a', 'r', şeklindedir.
  • yaşlı ılıncıklar kelimesinin tersten yazılışı ' ralkıcnılı ılşay' diziliminde gösterilir.

(a,c,k,l,n,r,y,ı,ş) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

kayganlaştırıcı
İng. lubricant

Müdahale yapacak el, alet veya doğuma yardım sırasında, iki yüzey arasındaki sürtünmeyi aza