ut altında kalmak

ut altında kalmak

Minnet duymak, iyiliğin karşılığını yapamamak.

ut altında kalmak ile benzer kelimeler

1) ezilmek: Bir şey değil, karşıdan bir otomobil filan gelir de altında kalırım diye korktum. -B. Felek. 2) mec. karşılığını verememek.

Zarurete düşmek, ihtiyaç içinde kalmak.

Verdiği sözü yerine getirememek.

kusurlu, ayıplı, lekeli sayılmak: Yakın zamanlarda bizim parlamentomuz da bu gibi şaibeler altında tutuldu. -H. Taner.

suçu işlediği düşünülmek: Hiçbir doktor her an intihar etmeye hazır bir psikopatın töhmeti altında kalmak istemez. -A. Kulin.

manevi sorumluluk yüklenmek: Başını alıp kaçar da bir belaya uğrarsa vebal altında kalırsın. -R. N. Güntekin.

Hayretler içinde kalmak, şaşa kalmak

Yoksun kalmak, uzak kalmak

'u', 't', ' ', 'a', 'l', 't', 'ı', 'n', 'd', 'a', ' ', 'k', 'a', 'l', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
ut altında kalmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamlak adnıtla tu' diziliminde gösterilir.

yurtlandırmak (-i) Bir kimseye veya bir topluluğa yurt sağlamak, iskân etmek. bk. yerleştirmek.
yontulmadık İnceliksiz (kimse).
uzantılı dikim Fr. S. en surjet
umutlandırmak (-i) Umut vermek, umutlanmasına yol açmak, ümitlendirmek: Daha sonra bir iki dalga daha onu umutlandırarak sahile a
tavsullandırmak Abartılı konuşmak, genellikle kendini övmek.