tarama

tarama

a. 1. Taramak işi. 2. Balık yumurtası ile yapılan bir tür meze: “Tuzlu bademler, fıstıklar, fındıklar, kızarmış sucuklar, küçük börekler, tarama gibi şeylerden çimleniyorum.” -B. Felek. 3. sf. Gölgeleri yol yol ve çizgi çizgi olan (resim, harita).


tarama

Sazan balığının havyarı.


tarama İng. scanning

Televizyonda yayınlanmak üzere oluşturulan bir görüntüyü ince bir ışık demeti ile süpürerek, bir akımmıknatıssal dalgayı kipleyecek resme uygun imlemler elde etme.


tarama İng. speed picking

Hızlıca çift yönlü penalama.


tarama İng. trimming
tarama İng. scanning

Özel uygulamalarda, fırın dışından özel başlıklı aygıtlarla yapılan ısıtma, su verme, indüklemli ısıl işlem gibi ısıl işlemlerde, parçanın ya da başın, parçanın üzerinde gezdirilmesi işlemi.


tarama Fr. hacgure

(çizgisi) (coğrafya)


tarama İng. screening

Herhangi bir şeyi, bir durum ya da aracın kapsamına almak ya da çıkarmak ereğiyle yapılan seçme ya da saptama işlemi.


tarama İng. scanning, picture scanning, sweep

TV. Bir elektron demetinin, alıcıda merceğin verdiği resmi çözümlemek, almaçta aynı resmi oluşturmak için, birincisinde ereği, ikincisinde görüntülüğü düzenli biçimde dolaşması.


tarama İng. tarama

Cyprinidae familyasından olan sazan balığının yumurtalıklarının temizlenmesi, koruyucu katkı maddeleri eklenmiş tuzla salamura edilmesi, yarım fıçılara bir kat tuz, bir kat yumurtalık yerleştirilerek bir hafta bekletilmesi, tuzlu ve kanlı sularının süzülmesinden sonra ikinci kez fıçıya, yukarıda belirtildiği biçimde istiflenerek salamura edilmesiyle elde edilen havyar, sazan havyarı.


tarama İng. survey

Bir bölgenin veya nüfusun özel bir amaç için ayrıntılı muayenesi.


tarama ile benzer kelimeler

arama tarama

a. 1. Polisin kuşkulu gördüğü kimseler üzerinde bıçak, silah, esrar vb. yasak şeyler araması. 2. Denizdeki mayınları toplama veya yok etme işlemi.

düşey tarama

İng. vertical scanning

TV. Elektron demetinin resmi oluşturmak için çerçeve içinde yukarıdan aşağıya doğru gerçekleştirdiği tarama.

düz tarama

İng. sequential scanning

TV. Bir resimde bütün öğelerin önce bir alan taraması, bunu izleyen resmin bütün öğelerinin de öbür alan taramasıyla gerçekleştirilmesine, böylelikle komşu resimlerin alanlarının birbirini izlemesine dayanan tarama yöntemi.

düzmece tarama

İng. fake survey

Özellikle tecimsel kuruluşlar ya da pazarlama birimlerince tüketicilerin istençlerini saptamak amacıyla yapılan ve bilimsel araştırma adıyla sunulan aldatıcı taramalar, bk. tarama araştırması.

elektronik film tarama

İng. e.; lectron-beam film scanning

Sinema/TV. Üzeri, birincil elektron çarptığında 5-10 foton yayan bir katla örtülü filmin görüntülerinin, havası boşaltılmış bir bölümde bir elektron demetiyle doğrudan doğruya taranması işlemi.

geçmeli tarama

İng. interlaced scanning, twin-interlaced scanning, interlace, line interlace

TV. Düz taramada elektron demetinin bütün resmi soldan sağa ve yukarıdan aşağıya bir kez taramasına karşılık, aynı demetin önce tek satırları tarayarak bir alan, sonra çift...

görsel tarama

İng. visual survey

Kentin görsel tasarının hazırlanmasında başvurulmak üzere, bugünkü görünüm ve güzelduyu değerlerinin ayrıntılı bir biçimde saptanmasını amaçlayan araştırma yöntemi.

ızgara tarama

İng. raster scan

"tarama" karakter analizi

  • tarama, 6 karakter ile yazılır.
  • t harfi ile başlar, a harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 't', 'a', 'r', 'a', 'm', 'a', şeklindedir.
  • tarama kelimesinin tersten yazılışı ' amarat' diziliminde gösterilir.

(a,m,r,t) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

termit kaynağı
İng. thermite weld

Termit kaynağı yapma işlemi sonucu oluşmuş kaynak.

zıbırtmak

Budamak.


Sövmek, atıp tutmak.


Kavga, çatışma, tartışma sırasında ka

zart atmak

Abartarak kendini övmek, abartılı konuşmak


Abarttarak konuşmak, kendini övmek.

zaaf göstermek

zayıflığı, yeteneksizliği ortaya çıkmak.

yuvarlatmak

(-i, -e) Yuvarlama işini yaptırmak.

tarama - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
t1
a1
r1
a1
m2
a1
Toplam puan değeri7