görsel tarama

görsel tarama İng. visual survey

Kentin görsel tasarının hazırlanmasında başvurulmak üzere, bugünkü görünüm ve güzelduyu değerlerinin ayrıntılı bir biçimde saptanmasını amaçlayan araştırma yöntemi.


görsel tarama ile benzer kelimeler

AB görsel-işitsel politikaları

İng.EU audiovisual policy Fr.UE politique audiovisuelle

görsel

sf. Görme duyusuyla ilgili olan, görmeye dayanan.


İng. visual
İng. visual

Görmeyle, görme duygusuyle ilgili.


İng. visual

Görm...

görsel araçlar

İng. visual media

Eğitimde kullanılan afiş, film, şimşek kartı gibi göze seslenen araçlar.


İng. visual media

Sinema/TV. Görsel-işitsel araçların görsel olanları. (Resimler (fotoğraf ve elle yapılan re...

görsel eğitim

İng. visual education

Levha, model, devinimli ve devinimsiz film gibi doğrudan doğruya görme duyusuna ilişkin gereçlere dayanılarak yapılan eğitim.

görsel etkileme

a. Görme yoluyla etkileme yöntemi.

görsel etkinlik

İng. luminous efficiency (of complex radiation)

(karmaşık bir ışınımın)Karmaşık bir ışınımda ışık akısının, bu akıyı doğuran ışınım akısına oranı. bk. ışık etkinliği (bir ışınımın), görünür ışınımın görsel etkinliği, toplam ışınımın görsel etkinliği.

görsel etmenler

İng. optical effects

Işıklama aygıtlarıyla yapılan sahne etmenleri. Göze yönelen, ışıklama ve izdüşüm yoluyla gerçekleştirilen etmenler.

görsel ışık ölçme

İng. visual photometry, (colorimetry)

Ölçüştürmeler (karşılaştırmalar) için gözün kullanıldığı ışık ölçme yöntemi, bk. görsel ışık ölçer.


"görsel tarama" karakter analizi

  • görsel tarama, 13 karakter ile yazılır.
  • g harfi ile başlar, a harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'g', 'ö', 'r', 's', 'e', 'l', ' ', 't', 'a', 'r', 'a', 'm', 'a', şeklindedir.
  • görsel tarama kelimesinin tersten yazılışı ' amarat lesrög' diziliminde gösterilir.

(a,e,g,l,m,r,s,t,ö) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

yatırım bölgesi

bk. girişim bölgesi

toplumsal örge
İng. society motif

Toplumsal yaşam sonunda, başka bir söyleyişle, insanın insanla, insanın hayvanla ya da

telaş göstermek

telaşını belli etmek: “Polisle ben konuşurum, siz telaş göstermeyin.” -H. E. Adıvar.

tanısal görüşme
İng. clinical interview

Tüm içerimi, tüm çerçevesiyle belirlenemeyen ya da soruya dökülemeyen konuların gö

tahsil görmek

eğitim almak: “İyi tahsil görmüş gençlerden bir grup meydana getiririz.” -R. N. Güntekin.

görsel tarama - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
g5
ö7
r1
s2
e1
l1
t1
a1
r1
a1
m2
a1
Toplam puan değeri24