surat (veya suratı) bir karış

surat (veya suratı) bir karış

öfkeli, kızgın ve somurtkan.

surat (veya suratı) bir karış ile benzer kelimeler

öfkelenmek, kızmak ve somurtmak: Hemen suratları bir karış asılır, ona bir sövüp saymadıkları kalır. -Y. K. Karaosmanoğlu.

değişik sebeplerden dolayı dengeli düşünemez durumda olmak.

zf. Bir şeyi her yönüyle, inceden inceye, hiçbir tarafını ihmal etmeksizin.

en ince ayrıntısına kadar biliyor olmak: Buraların girdisini çıktısını, deliğini kovuğunu karış karış bilir. -H. R. Gürpınar.

her yeri gezmek: Ben Türk köylerini karış karış dolaştım, bilirim. -A. Gündüz.

çok şaşırmak, şaşakalmak: Başımı kaldırıp yukarı bakınca şaşkınlıktan ağzım açık kalıyor. -A. Ümit.

koşmaktan, yürümekten dolayı çok yorulmak: Koştu koştu da dili bir karış sarktı. -S. F. Abasıyanık.

bir başa bir göz ne kadar gerekli ise bir anneye bir kız da o denli gereklidir anlamında kullanılan bir söz.

's', 'u', 'r', 'a', 't', ' ', '(', 'v', 'e', 'y', 'a', ' ', 's', 'u', 'r', 'a', 't', 'ı', ')', ' ', 'b', 'i', 'r', ' ', 'k', 'a', 'r', 'ı', 'ş', şeklindedir.
surat (veya suratı) bir karış kelimesinin tersten yazılışı ' şırak rib )ıtarus ayev( tarus' diziliminde gösterilir.