örnekleme birimi

örnekleme birimi İng. sampling unit

(örnek.) Bir evrenin örnekleme amacına göre bölündüğü birimlerden her biri. Çok-aşamalı örneklemede aşamadan aşamaya değişebilir.


örnekleme birimi İng. sampling unit

Herhangi bir evrenden örneklem seçmede kullanılan, evreni oluşturan öğelerden biri ya da birkaçı.


örnekleme birimi İng. sampling unit

Bir örnek evrenini oluşturan gözlem birimlerinden her biri.


örnekleme birimi ile benzer kelimeler

ilk örnekleme birimi

İng. primary sampling unit

Çokaşamalı bir örneklemede, aralarında ikinci bir örneklemeye gitmek üzere seçilmiş ilk örneklerden her biri.

son örnekleme birimi

İng. final sampling unit

Çokaşamalı bir örnekleme tasarımında, alt aşamalarda alınmış örnekler arasında gözlemde bulunmak üzere seçilmiş son birim.

alt-örnekleme

İng. subsampling

(örnek.) 1) Çok aşamalı örneklemede, ikinci aşama birimlerinin birinci aşama birimlerinden seçildiği durum. 2) Çok-evreli örneklemede, ikinci evrede birinci evreden örneklem seçme süreci.

AMM örnekleme hızı

İng. PCM sampling rate

ardışık örnekleme

İng. sequential sampling

(örnek.) Birimlerin teker teker ya da öbekler biçimimde çekildiği örnekleme türü. Bu örneklemede her aşamadaki çekim sonuçlarına göre önsavı benimseme, geri çevirme ya da örneklemeyi sürdürme kararlarından birine varılır.

bağımlı örnekleme

İng. dependent sampling

basit rastgele örnekleme

İng. simple random sampling

Örneğe seçilecek her bireyin eşit şansa sahip olduğu örnekleme yöntemi.

bir-aşamalı örnekleme

İng. unit-stage sampling

(örnek.) Örneklemin bir evrenden tek bir yöntemle ve bir aşamada çekilmesi.


"örnekleme birimi" karakter analizi

  • örnekleme birimi, 16 karakter ile yazılır.
  • ö harfi ile başlar, i harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'ö', 'r', 'n', 'e', 'k', 'l', 'e', 'm', 'e', ' ', 'b', 'i', 'r', 'i', 'm', 'i', şeklindedir.
  • örnekleme birimi kelimesinin tersten yazılışı ' imirib emelkenrö' diziliminde gösterilir.

(b,e,i,k,l,m,n,r,ö) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

söndürülebilmek

(nsz) Söndürülme imkânı veya olasılığı bulunmak.

söndürebilmek

(-i) 1. Söndürme imkânı veya olasılığı bulunmak. 2. Söndürmeyi becermek: “Şu sonsuz mavilikte var mıydı onun eşi? /

özendirebilmek

(-i, -e) Özendirme imkânı veya olasılığı bulunmak.

örnekleyebilmek

(-i) Örnekleme imkânı veya olasılığı bulunmak.

örnekleyebilme

a. Örnekleyebilmek işi.