olgu

olgu

a. 1. Birtakım olayların dayandığı sebep veya bu sebeplerin yol açtığı sonuç, vakıa: “Bilim yoluyla olguları kavrayıp sıralayabiliriz.” -O. Hançerlioğlu. 2. Varlığı deneyle kanıtlanmış şey. 3. ed. Edebî eserlerde olayı geliştiren davranış, iş.


olgu Fr. phénomène
olgu

Gerçek : Lafın olgusunu konuşmalı.


olgu İng. fact

(Lat. factum = yapılmış olan) : Düşünülmüş olanın karşıtı, olmuş olan, gerçek olan, gerçekleşmiş olan.


olgu İng. fact

Gerçek durum.


olgu İng. case

Beden, anlık ya da toplum yönlerinden daha iyi uyum sağlamak amacıyla inceleme konusu olan kişi ya da olaylarla ilgili bilgiler.


olgu İng. action

Sinema/TV. Öykülü bir filmin, bir televizyon oyununun konusunu oluşturan olaylar dizisi. Bu konuyu başlatan, geliştiren, sonuca ulaştıran olayların sıralanmasından oluşan durum.


olgu İng. fact

Gözlenebilir ya da görgül işlemlerle kavranabilir olan ve kendine özgü bir örüntüsü bulunan olay.


olgu Osm. vaka

Yazın yapıtlarında olayı geliştiren, iş, devim, davranış.


olgu ile benzer kelimeler

olgu birliği

Fr. Unité d’action

Eski Yunanlılara göre, bir sahne eserinin başlıca bir olguyu yürütmesi ve başka olguların ikinci derecede kalarak buna bağlı olmaları gerektiğini saptıyan tiyatro kuralı.

olgu doğruları

bk. doğruluk

olgu romanı

Fr. Roman d'incident

Ruh ve duygu çözümlemesine girişmeyip yalnız olaylar anlatan roman türü.


Fr. roman d'action

Ruh ye duygu çözümlemesine girişmeyip yalnız olayları anlatan roman.

olgu tarihçesi

İng. case history

Bireyin yaşamında önemli bir olayın baş göstermesine yol açan nedenlerin oluş sırasına göre düzenlenmesi.

olgu taslağı

İng. action sketch

Sinema Canlıresimde, filmi oluşturan olguların evrelerini gösteren kabataslak resimlerden oluşan dizi.

olgu toplantısı

İng. case conference

Okul ya da kılavuzluk özeklerinde incelenen sorunlu kişilerle ilgili bilgi ve bulguların, kurumun uzmanlarınca tartışıldığı, değerlendirildiği ve alınacak düzeltici işlemlerin kararlaştırıldığı toplantı.

olgu yöntemi

İng. case method

Uyumsuzluk ve davranış bozukluklarına yol açabilecek yaşam öyküsü, aile durumu ve öteki bütün etkileri aydınlatmak amacı ile kişinin geçmişinin incelenmesi yolu ile yapılan tanılama ve iyileştirme yöntemi.

olgu yükü

İng. case load

Belirli bir an ya da zaman süresi içinde sorumlu bir kişi ya da kurumun üzerinde çalışmakta olduğu kişilerin sayısı.


"olgu" karakter analizi

  • olgu, 4 karakter ile yazılır.
  • o harfi ile başlar, u harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'o', 'l', 'g', 'u', şeklindedir.
  • olgu kelimesinin tersten yazılışı ' uglo' diziliminde gösterilir.

(g,l,o,u) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

toplumsal engel
İng. social barrier

Bir toplumsal sınıfı ya da katmanı oluşturan bireylerin daha elverişli durumdaki sınıf

tonlu geçiş
Alm. Modulation

(Resim) Aratonlar yardımıyla bir renkten öbürüne geçiş.

taşdolgu
İng. rubble

(Mimarlık) İki yana bakan yüzleri düzgün örülmüş bir duvarın içini harç ve kaba taşlarla doldu

soluk burgucan
Fr. Spirocli eta pallida
soğulag

İçi olgunlaşmamış taze ceviz, kestane vb.

olgu - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
o2
l1
g5
u2
Toplam puan değeri10