meydan (birine veya bir şeye) kalmamak
fırsat bulamamak: Bu beladan kurtulabilmek için bir çare düşünmeye meydan kalmadan Ali, bir gece kasabaya girdi. -M. Ş. Esendal.
meydan (birine veya bir şeye) kalmamak ile benzer kelimeler
(birine veya bir şeye) taş çıkarmak (veya çıkartmak)biri ötekinden özellik, yetenek vb. bakımından üstün olmak: Zaten yol boyunca hem lezzetli hem de buzdolabına taş çıkartacak sulardan geçeceğiz. -N. F. Kısakürek. |
(birine veya bir şeye) çekidüzen vermek1) düzgün duruma getirmek, düzeltmek: Bir iki yutkunup sesine çekidüzen verdikten sonra şu ninniyi tutturdu. -O. C. Kaygılı. 2) belirlenen ölçülere uydurmak. |
(birine veya bir şeye) güveni olmakgüvenmek, inanmak. |
(birine veya bir şeye) kanat germekkoruması altına almak, himaye etmek: Bazı işsiz güçsüz takımı, beş para etmez yapılara kanat gererek kendilerini tatmin etme girişimindeler. -A. Boysan. |
kabahati (birine veya bir şeye) yüklemekişlediği bir suçu başkasının üzerine atmak: Bu işte kabahati sobaya yüklemek lazım geliyor. -S. F. Abasıyanık. |
meydanı (birine veya bir şeye) bırakmak1) savunduğu şeyden vazgeçmek: Çok güzel görünen bir şey var ki o da iki tarafın da meydanı bırakıp kaçmamalarıdır. -M. Ş. Esendal. 2) yarışmadan çekilmek. |
at bulunur meydan bulunmaz, meydan bulunur at bulunmazbir işi başarabilmek için gerekli olan koşullar her zaman eksiksiz olarak ele geçmez anlamında kullanılan bir söz. |
(bir şeye veya bir kimseye) yazık olmakboş yere zarar verilmek: Masrafa yazık oldu. Adama yazık oldu. |
"meydan (birine veya bir şeye) kalmamak" karakter analizi
- meydan (birine veya bir şeye) kalmamak, 38 karakter ile yazılır.
- m harfi ile başlar, k harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'm', 'e', 'y', 'd', 'a', 'n', ' ', '(', 'b', 'i', 'r', 'i', 'n', 'e', ' ', 'v', 'e', 'y', 'a', ' ', 'b', 'i', 'r', ' ', 'ş', 'e', 'y', 'e', ')', ' ', 'k', 'a', 'l', 'm', 'a', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
- meydan (birine veya bir şeye) kalmamak kelimesinin tersten yazılışı ' kamamlak )eyeş rib ayev enirib( nadyem' diziliminde gösterilir.