İçinde KROM geçen kelimeler

İçinde KROM geçen kelimeler listeleniyor. Kelimeler Türk Dil Kurumu (TDK) ve diğer Türkçe sözlükler kullanılarak oluşturulmuştur.

krom sözcüğü Türk Dil Kurumu sözlüğünde bulunmaktadır. krom TDK anlamını görüntüle

İçinde KROM geçen kelimeler harf dağılımı

20 harfli

telosentrik kromozom, politen kromozomları, polisentrik kromozom, pankromatik duyarkat, metasentrik kromozom, kromosomal (kesecik), kolon kromatografisi, kâğıt kromatografisi

19 harfli

seksüel dikromatizm, osteohemokromatozis, nitrozomiyokromojen, meduller kromafinom, kromozomal mutasyon, kromozom tüpçükleri, kromozom aberasyonu, krom temelli alaşım, krom amonyum sülfat, iyon kromatografisi

18 harfli

trikromatik analiz, kromozom mütasyonu, kromozom mutasyonu, kromozom garnitürü, krom-III-hidroksit

17 harfli

sıvı kromatografi, sert krom kaplama, ramus akromiyalis, psödokromhidrozis, polikromatik ışın, normokromik anemi, monokromatik ışık, kromozom indirimi, kromonükleik asit, kromofob hücreler, kromofil sübstans, kromofil hücreler, krom dökme demiri, konkroment vakuol, hiperkromik anemi

16 harfli

süperpankromatik, sitokrom oksidaz, sitokrom a ve a3, radyokromatograf, kromozom tipleri, kromozom teorisi, kromozom köprüsü, kromoarjentaffin, kromoargentaffin, kromafin hücresi, homolog kromozom, hipokromik anemi

15 harfli

vücut kromozomu, öploit kromozom, ortopankromatik, kromozom takımı, kromozom çatısı, kromatoit cismi, krom-III-nitrat, krom-III-klorür, krom-III-florür, krom karbürleri, kalsiyum kromat

14 harfli

krom kaplı saç, seks kromozomu, seks kromatini, mikromanometre, lökokromotrihi, kromozom kaybı, kromofil madde, kromatotropizm, kromatik iplik, krom-III-oksit, krom-II-klorür, ilâve kromozom, heterokromozom, heterokromatin, hemokromatozis, halka kromozom

13 harfli

tekeşkromosom, sitokrom P450, sitokrom c552, nonkromafinom, mikromutasyon, mikromastigot, mikrokromozom, metakromatizm, makromutasyon, ksantokromiya, kromil klorür, kromik klorür, kromafin doku, krom trioksit

12 harfli

sitokrom aa3, RHP sitokrom, ortokromatik, oligokromemi, monokromatör, monokromatik, makromolekül, makromineral, kromotropizm, kromosentrum, kromoprotein, kromatoplast, kromatolizis, kromatografi, kromatit bar, krom stearat, krom pastası, krom kaplama, krom emdirme, krom dioksit, krom alaşımı, ...

11 harfli

Z kromozomu, y kromozomu, X kromozomu, W kromozomu, trikromatik, sitokromlar, sitokrom c1, sitokrom b3, polikromazi, pankromatik, normokromik, metakromazi, metakromasi, kromoizomer, kromkaplama, kromatogram, krom karbür, krom çeliği, krom boyası, izokromozom, heterokromi

10 harfli

krom kaplı, akromegali, sitokrom f, sitokrom c, sitokrom b, öykromatin, nekromanti, mikrometre, mikromasti, kromozomin, kromotofor, kromoplast, kromojenik, kromoblâst, kromatofor, kromatofil, kromakalim, krom oksit, krom bakır, hipokromik, hematokrom

9 harfli

akromatoz, sinekromi, ökromatin, mikromeli, makromeli, laktokrom, kromosfer, kromonoma, kromonema, kromofobi, kromidyum, homokromi

8 harfli

sitokrom, miyokrom, mikromer, makromer, lipokrom, kromozom, kromotid, kromosom, kromosit, kromomer, kromojen, kromofor, kromofob, kromlama, kromatit, kromatin, kromatik, kromatid, kromafin

7 harfli

ürokrom, makrome, liokrom, krom-51

6 harfli

nikrom, kromsu, kromlu, kromit, kromel, kromat, kromaj

5 harfli

krome, kroma

4 harfli

krom

(k,m,o,r) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

6-merkaptopürin İng. 6-mercaptopurine

Pürin antimetabolitleri grubunda bulunan, hücrede DNA ile RNA üretimini bozarak öldü

A kromozomu İng. A chromosome

(Yun. chroma: renk; soma: vücut) Diploit bir kromozom takımındaki normal kromozomlar, B

AB komiserleri İng. EU commissioners Fr. UE commissaires
abanozlaştırmak

(-i) Abanoz gibi olmasını sağlamak.

abarot satmak

Çalım satmak, korku vermek: Kime abarot satıyorsun!

abdominal çukur İng. abdominal cavity

Karın boşluğu.

abırcın olmak

Usanmak, bıkmak: Aman, senden abırcın oldum artık.


Misafire fazla ikram etmeğe çalışmak, parçalan

aborda etmek

1) gemi yanlamasına yanaşmak: Gemi rıhtıma aborda etmişti. 2) argo bir kimseye veya bir şeye sokulmak, yanaşmak

aborda olmak

1) gemi bordasını tamamen vererek başka bir gemiye, iskeleye veya rıhtıma yanaşmak; 2) bir kimseye veya bir şeye sokulmak, yan

abraş oturmak

Yan oturmak: Misafirler çok, sofraya abraş oturunuz.

Kelime Motoru