gibi

gibi

e. 1. -e benzer: “Bu göz alabildiğine düzlük, sinsi bir bataklık gibidir.” -A. Erhat. 2. zf. O anda, tam o sırada, hemen arkasından: Haberi aldığı gibi yola çıktı. 3. zf. İmişçesine, benzer biçimde: “Bu sade dekor, ölümün manzarasını ulvi bir tablo gibi güzelleştirmiştir.” -O. S. Orhon. 4. zf. -e yakışır biçimde: İnsan gibi davrandı.

gibi

Gibi

gibi

Gibi, bk. kimi, kimin

I) Dolap mandalı. (Gürağaç *Tavşanlı -Kütahya)

II) Saban okunun ökçeye girdiği oyuk. (Yeşilköy *Gelendost -Isparta)

---

gibi ile benzer kelimeler

ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz “insanlar içinde bize ana kadar candan bağlı dost yoktur” anlamında kullanılan bir söz.

ata dost gibi bakmalı, düşman gibi binmeli “çalışanınızı iyi beslerseniz onun gücü artar ve daha verimli işler yapar” anlamında kullanılan bir söz.

neniñ gibi, (nenüñ gibi) Ne gibi, nasıl

üşbunuñ gibi, (işbunuñ bigi, iş bunun gibi) Bu gibi, böyle.

yel gibi gelen sel gibi gider “emek vermeden ele geçen para çarçur olur gider” anlamında kullanılan bir söz.

abanoz gibi 1) çok sert: Abanoz gibi tahta. 2) kapkara.

Acem kılıcı gibi her iki tarafı da idare edebilen, güvenilmez (kimse).

aç kurt gibi büyük bir istekle.

---