eli ekmek tutmak

eli ekmek tutmak

geçimini kendi emeğiyle sağlayacak duruma gelmek: “İşi var, eli ekmek tutuyor. İyi çocuktur.” -M. Ş. Esendal.


eli ekmek tutmak ile benzer kelimeler

bir eli yağda bir eli balda (olmak)

varlık ve bolluk içinde (olmak): “Onlara göre bir eli yağda bir eli balda olan babam için dünyalık hiç bir sıkıntı ve tasa olmamak lazımdı.” -K. Bilbaşar.

el eli ebem eli

El el üstünde kimin eli var oyunu.

eli kolu (eli ayağı) bağlı kalmak (veya durmak veya olmak)

bir engel dolayısıyla hiçbir iş yapamaz duruma gelmek: “Diplomatlarımıza, büyükelçilik ve temsilcilik binalarımıza, tankerlerimize yapılan saldırılara karşı elimiz kolumuz bağlı duruyoruz.” -T. Halman.

eli ayağı tutmak

beden gücü yerinde olmak: “Eli ayağı tutanlar, hiçbir haksızlığa razı olmamalıydı.” -Ö. Seyfettin.

eli kalem tutmak

1) yazı yazmayı bilmek; 2) düşündüğünü güzel bir anlatımla yazmak: “Saz sanatkârı bütün kedileri sever. Aynı zamanda eli kalem tuttuğundan sevdiği kedilerin bir bir hikâyesini yazar.” -H. Taner.

eli silah tutmak

silah kullanabilmek.

dak dutmak, (dak tutmak, tak tutmak, dak kılmak)

Ta’riz etmek, itiraz etmek, kusur bulmak, ta’netmek, muâheze etmek, kınamak

durak tutmak, (turak tutmak)

Yerleşmek, ikamet etmek


"eli ekmek tutmak" karakter analizi

  • eli ekmek tutmak, 16 karakter ile yazılır.
  • e harfi ile başlar, k harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'e', 'l', 'i', ' ', 'e', 'k', 'm', 'e', 'k', ' ', 't', 'u', 't', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
  • eli ekmek tutmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamtut kemke ile' diziliminde gösterilir.

(a,e,i,k,l,m,t,u) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

kalsiyum asetat
Fr. acétate de calcium

(kimya)


Kalsiyum asetat İng. calcium acet
yutturabilmek

(-i, -e) Yutturma imkânı veya olasılığı bulunmak: “O kendisini, ince bir cam çubuk üzerindeki esans misali, ancak kü

yutkunabilmek

(nsz) Yutkunma imkânı veya olasılığı bulunmak.

yutkunabilme

a. Yutkunabilmek işi.

yutabilmek

(-i) Yutma imkânı veya olasılığı bulunmak.