doğal ışık

doğal ışık Osm. nur-i tabii

Doğal bilgi yetisi. Bu anlamda: 1. (Plotinos ve Augustinus'ta) İnsannın içinde bulunan ve bilgi elde etmeye olanak sağlayan "ışık". 2-(Descartes'ta) Tann'nın insana verdiği bilme yetisi. // Usun doğrulara dolaysız ve apaçık olarak varmasını sağlar.

doğal ışık İng. natural light

Sinema/TV. Güneşten sağlanan ışık. :

---

doğal ışık ile benzer kelimeler

dizeyin doğal biçimi İng. canonical form of a matrix bk. düzgen dizey.

doğal sf. 1. Doğada olan, doğada bulunan: “Doğal güzellikler artık eskisi gibi turist çekmiyor.” -N. Cumalı. 2. Doğada rastlandığı gibi, doğaya uygun olan, doğa güçlerine, kurallarına uyan, tabii, natürel. 3. Kendiliğinden olan, insan eliyle yapılmamış, yapay ...

doğal afet a. 1. Önlenmesi insan eliyle olmayan, sel, fırtına, deprem, dolu vb. felaketlerin her biri. 2. sf. mec. Baş belası.

doğal ahenk İng. natural harmonics Perde demiri üzerinde tele hafifçe dokunulurken aynı anda pena veya parmak vuruşu ile elde edilen .

doğal alan İng. natural area Kent toplumbiliminde ve insan çevrebiliminde belli özellikleri olan, özel konumu, koşulları, doğal ya da insan elinden çıkmış özellikleriyle bir bütün oluşturan yer.

doğal anlak İng. innate intelligence Soyaçekimle kuşaktan kuşağa geçtiği düşünülen anlak türü.

doğal antikor İng. natural antibody Normal bireylerde herhangi bir enfeksiyon bulgusu oluşmaksızın bulunan, epitel engelini geçmeyi başaran mikroorganizmalara karşı önceden oluşturulan bir koruma mekanizması olarak hizmet eden antikorlar.

doğal artış İng. natural increase Bir çoğanın doğum ölüm ayrımından doğan artışı.

---