doğal

doğal

sf. 1. Doğada olan, doğada bulunan: “Doğal güzellikler artık eskisi gibi turist çekmiyor.” -N. Cumalı. 2. Doğada rastlandığı gibi, doğaya uygun olan, doğa güçlerine, kurallarına uyan, tabii, natürel. 3. Kendiliğinden olan, insan eliyle yapılmamış, yapay karşıtı: Doğal liman. Doğal sınır. 4. Yapmacık olmayan: “Hamileymiş diye yineliyor oldukça doğal bir tavırla.” -A. Ümit. 5. Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi: “Ercan o denli doğaldı ki giderek şaşırtıcı olmaktan çıktı.” -R. Mağden. 6. Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan: “Bu durumun eski sevgilinin onurunu kırması doğal..,” -A. Kutlu. 7. Katıksız, saf.


doğal İng. native, indigenous

1. Bir maddenin normal yapısını muhafaza etmesi. 2. Bir proteinin ya da nükleik asidin normal yapısında olması.


doğal İng. natural
doğal İng. natural

Doğanın kendi düzeni içinde oluşan; yapay olarak hezırlanmamış olan.


doğal

tabiî. ~ kişi: hakîkî şahıs (bk. gerçek kişi).~ verim: tabiî semere.


doğal İng. canonic, canonical

Belirli bir uzbilim yapısı için, istenilen amacı en kolay gerçekleştiren.


doğal, tabiî Osm. tabiî

(coğrafya, kimya)


doğal İng. native

Katısız, saf ve kendine özgü özelliklerini kaybetmemiş olan.


doğal İng. native

Kendi doğal alanında bulunma.


doğal Osm. tabiî

Sanat konularında, zorlamadan, yapmacıktan uzak (yapıt).


doğal ile benzer kelimeler

dizeyin doğal biçimi

İng. canonical form of a matrix

bk. düzgen dizey.

doğal afet

a. 1. Önlenmesi insan eliyle olmayan, sel, fırtına, deprem, dolu vb. felaketlerin her biri. 2. sf. mec. Baş belası.

doğal ahenk

İng. natural harmonics

Perde demiri üzerinde tele hafifçe dokunulurken aynı anda pena veya parmak vuruşu ile elde edilen .

doğal alan

İng. natural area

Kent toplumbiliminde ve insan çevrebiliminde belli özellikleri olan, özel konumu, koşulları, doğal ya da insan elinden çıkmış özellikleriyle bir bütün oluşturan yer.

doğal anlak

İng. innate intelligence

Soyaçekimle kuşaktan kuşağa geçtiği düşünülen anlak türü.

doğal antikor

İng. natural antibody

Normal bireylerde herhangi bir enfeksiyon bulgusu oluşmaksızın bulunan, epitel engelini geçmeyi başaran mikroorganizmalara karşı önceden oluşturulan bir koruma mekanizması olarak hizmet eden antikorlar.

doğal artış

İng. natural increase

Bir çoğanın doğum ölüm ayrımından doğan artışı.

doğal artış oranı

İng. natural rate of increase

Herhangi bir ülkede, bir yıl içinde, doğum ve ölüm oranları arasındaki ayrıma dayanan artış (örneğin, doğum oranı %0 40, ölüm oranı %0 22; %0 18 gibi).


"doğal" karakter analizi

  • doğal, 5 karakter ile yazılır.
  • d harfi ile başlar, l harfi ile biter.

Karakter dağılımı

  • 'd', 'o', 'ğ', 'a', 'l', şeklindedir.
  • doğal kelimesinin tersten yazılışı ' lağod' diziliminde gösterilir.

(a,d,l,o,ğ) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler

lavabo desteği
İng. lavatory bracket

Lavabonun üzerine oturtulduğu destek.

koca dığıl
Fr. Macrosperme
doğrusal örgü
İng. linear lattice

Üzerindeki sıraya göre örgü yapısı olan tikel sıralı doğrusal uzay. Anlamdaş. Riesz uz

doğrusal önsav
İng. linear hypothesis

(İstatistiksel sınamalar) Bir dağılımın evrendeğerlerinin doğrusal işlevi olarak be

doğal ayıklanma

a. Darvinciliğe göre doğada ve toplumda canlı türlerin arasındaki var olma savaşını en güçlülerin, çevreye en iyi uyab

doğal - Scrabble puan değerleri

HarfPuan
d3
o2
ğ8
a1
l1
Toplam puan değeri15