değer yargısı

değer yargısı

a. Bir değerlendirme getiren yargı: “Son yıllarda dürüstlük, namus gibi değer yargılarına her fırsatta başkaldırmaktan hoşlananlar çoğalmış olabilir.” -Y. Atılgan.

değer yargısı Osm. kıymet hükmü

1. Varlıkla değil, değerle ilgili yargı. 2. Bir değerlemeyi içeren yargı (değerleme yapan yargı).

değer yargısı İng. value judgment

Herhangi bir kişi, olay ya da duruma karşı, nesnel özellikleri yerine taşıdıkları değer açısından tepkide bulunma.

değer yargısı İng. value judgement

Olgular ya da olgusal durumlar üzerinde öznel değerlendirmeleri ya da bir değerler dizgesinin nitelemelerini dile getiren önerme.

---

değer yargısı ile benzer kelimeler

uzlaştırma yargısı İng. conciliation decision Uzlaştırma kurulunca saptanan yargıların yazılı bildirimi.

açık değer İng. explicit value Açıklanmaları kolayca yapılabilen halkbilim ürün ve olaylarının taşıdığı belirleyici nitelik, bk. değer. krş. toplumsal değer, törensel değer, kapalı değer.

alıcı yönetimli değer zincirleri İng. buyer-driven value chains, buyer-driven commodity chains Büyük perakendeciler, marka pazarlayanlar, markalı imalatçıların gelişmekte olan ülkeler veya geçiş ekonomilerinde merkezkaç bir üretim ağı kurulmasında anahtar rol oynadıkları genellikle giyim,...

altın değer artışı İng. gold premium 1. Altının kâğıt paraya göre değerinin artması; 2. Altın değerinin yükselmesi.

anamala eklenen değer İng. capitalized cost Aşınma ve eskimeye uğrayan durağan anamal (özvarlık) malının değeri.

anma değer İng. mention value Gerçeği tam olarak veremeyen fakat tanımlamaya yarayan değer.

ara değer İng. agio 1. Tecim belgitleri kapsamından ürem, aracılık payı gibi indirilecek değerler toplamı. 2. Paranın gerçek değeri ile saymaca değeri arasındaki değer. 3. Madenî ve kâğıt paralardaki değer farkı. 4. Bankacılıkta indirim.

arıtımlı değer İng. liquid asset 1. Bir girişimin ödemelerde bulunmak amacıyla derhâl kullanabileceği taşınmaz malların tümü. 2. Kasadaki para, bankalardaki depo sayıştırılan gibi ler.

---