cirit sapı

cirit sapı İng. Shaft

Ön bölümü maden başa bağlı, en geniş yeri ip sargılı, tahta ya da madenden yapılmış cirit gövdesi.

cirit sapı ile benzer kelimeler

bir yer ıssız olmak: Şimdi koca çiftliğin yirmi odasında cinler top oynuyor. -S. F. Abasıyanık.

, -di Ar. cer³d

a. sp. 1. At koşturup birbirine değnek atarak takım hâlinde oynanan oyun, oyunu. 2. Bu oyunda atılan değnek.

Cirit oyunu

İng. Javelin

Madensel si...

a. sp. Atletizmin ciridi fırlatmaya dayanan dalı.

İng. Throwing the javelin

1. Hız kazanmak için gerilip koştuktan sonra, elde taşınan ciriti omuz ya da taşıyan kol üstünden ileriye doğru fırlatma. 2. Ciriti, bu yolla e...

bir yerde çokça bulunmak, sık dolaşmak ve serbestçe davranmak: Fareler evde cirit atıyor.

Gezip tozmak

1) cirit oyununu oynamak: Bu dallardan kendimize atlar yapar, cirit oynar, yarışa çıkardık. -Ö. Seyfettin. 2) istediği biçimde, keyfince davranmak.

a. sp. Cirit.

a. sp. Cirit sopasının ucundaki demir, temren.

bir yerde hiç insan bulunmamak, o yer çok ıssız olmak.

saptırıcı etki İng. biasing effect Bir gözlem ya da ölçme durumunda korku, çekinme, yanlış anlama, olumlu görüntü yaratma
pastırma böceği İng. larder or bacon beetle Dermestidae ailesinde bulunan yaklaşık 1 cm boyunda, oval, siyah renkli
ispritizmacılık , -ğı a. Ruhun ölmediğine inanan, gereğinde ölülerin ruhlarıyla ilişki kurulabileceğini ileri süren inanış.
ispritizmacı sf. 1. İspritizma ile uğraşan (kimse). 2. İspritizmacı yanlısı.
ispirto ocağı a. İspirtoluk: Kapıcının karısının nda kızarttığı patlıcanları yiyorduk. -A. Ağaoğlu.