buzlu cam

buzlu cam

a. 1. Saydamlığı giderilmiş cam: “Tencereyi soğuması için kenara almış, buzlu camdan pembe kâseleri hazırlamış ve sabırsızlıkla kocasını beklemeye koyulmuştu.” -E. Şafak. 2. hlk. Televizyon ekranı.

buzlu cam İng. depolished glass

Yüzeyi mekanik (kumlama) ya da kimyasal (asitle donuklaştırma) bir işlemle donuklaştırılmış cam.

buzlu cam İng. ground glass, mat (matt, matte) glass, frosted glass

Sinema Bir yüzü özel özdekle donuklaştırılmış, yarı saydam, görüntü verebilir cam.

---

buzlu cam ile benzer kelimeler

kalmodulin, CAM, CaM İng. calmodulin Ökaryot hücrelerde sitosolde bulunan ve dört kalsiyum iyonu bağlayarak kompleks oluşturan, cAMP fosfodiesteraz gibi birçok enzimi aktive eden, plazma zarında Ca2+ ATPaz'larının alt birimini oluşturan, yapısında 148 amino asit bulunduran düze...

buzlu sf. 1. Buz tutmuş, buz bağlamış olan: “Şimdi o, Erzurum yaylalarında bir fırkaya kumandan gidiyor.” -N. F. Kısakürek. 2. Buz içinde tutularak, içine buz katılarak soğutulmuş: “Birer bardak su içerler.” -N. Hikmet. 3. Buğulanmış gibi olan, saydam olmayan...

buzlu ampul İng. satin-etched bulb Işığa hafif bir yayınıklık vermek üzere iç yüzeyi buzlanmış ampul.

buzlu çay a. Soğuk olarak ikram edilen bir tür çay.

buzlu duman a. gök b. ve den. Kutuplarda düşük ısı, yüksek nem ve sakin havada deniz üzerinde oluşan donmuş sis, buz sisi.

buzlu lamba İng. frosted lamp Cam yüzeyi, içten ya da dıştan pürüzlendirilerek ampulü yayıcı kılınmış lamba.

buzlu su İng. iced water Su verme işleminde, özel durumlar için kullanılan buzla soğutulmuş su.

beyaz cam a. Televizyon ekranı.

---