burgu

burgu

a. 1. Delik açmaya yarayan delgiye takılı sarma, yivli, keskin, çelik alet: “Yeşil gözlerini iki burgu gibi gözlerime batırdı.” -H. E. Adıvar. 2. Tıpa çekmeye yarayan, ucu sivri ve helis biçiminde demir alet, tirbuşon. 3. Yerin orta ve derin katmanlarına inebilmeyi sağlayan delici alet. 4. müz. Telli sazlarda, telleri germeye yarayan mandal.

burgu Fr. Spinochète
burgu

Artezyen kuyusu.

burgu

1. Diş ağrısı. 2. bk. burgun (I).

burgu

Kurt derisi.

burgu

İshal, dizanteri.

burgu

Musluk.

burgu

Baş örtüsü.

burgu İng. tab bore

Kurşun boruya delik açmakta kullanılan aygıt.

burgu

Bir kolu, alttaki güreşçinin kolunun altından sırtına doğru sokup, öteki el ile boşta kalan elin bileğini tutarak ya da tek kapan takarak başı üzerinde döndürüp çevirme yoluyla yapılan oyun.

burgu İng. tuner

Telli çalgılarda tellerin üzerine sarıldığı, telleri gerip gevşetmeye yarayan mandallardan her biri.

burgu İng. drill

Metalleri, burarak delme işinde kullanılan, sert takım çeliğinden yapılmış araç.

burgu

1. Deri delme aracı. (*Aksaray -Niğde) 2. Ağaç delme aracı. (*Senirkent -Isparta; Güzel, Akbaş *Güdül -Ankara) 3. Istar ağacında erişi erdiren düzen. (*Bor -Niğde) 4. [bk. bulgu]

burgu

bk. borgu

burgu (I)

borgu.

burgu (II)

Bir işkence aleti.

---

burgu ile benzer kelimeler

altıgen burgu çubuğu İng. hexagonal drill steel

bezik burgu öz Fr. Luétine

bezik burgu öz tepkisi Fr. Luétine-réaction, Syn. réaction de Noguchi

borgu, (burgu) Boru.

burgu çeliği İng. drill steel Burgu yapımında kullanılan sert takım çeliği.

burgu eğrisi İng. helix Bir yuvak ya da koni üzerinde kalan ve bunların üreteçlerini durgan bir açıyla kesen eğri.

burgu kuyusu İng. artesian well Fr. puit artésien (artezyen-) (coğrafya) İng. artesian well Tutuk bir su yatağına erişen ve suları fışkıran kuyu.

burgu kuyusu basıncı İng. artesian pressure Bir burgu kuyusu suyunun basıncı.

---