belirleyici madde
Belirleyici faktör. 1. Herhangibir maddeyi kimyasal olarak belirleyen faktör. 2. Tam yeri ve büyüklüğü bilinmeyen genlerin kalıtımını izlemede kullanılan, yeri ve etkisi bilinen bir gen ya da DNA parçası. 3.Elektroforez sırasında jellerde kullanılan büyüklükleri bilinen parçalardan oluşan DNA. Marker.
belirleyici madde ile benzer kelimeler
madde maddezf. Maddeler hâlinde sıralayarak. |
belirleyiciİng. indicatorBelirteç. |
belirleyici kurguİng. determining setBilinçli ya da dolaylı olarak amaç belirten anlıksal bir eğilim. |
belirleyici örnekbiçimİng. deterministic modelOlasılıksal değişken içermeyen örnekbiçim. kar. olasılıksal örnekbiçim. |
immünojen belirleyiciİng. epitope, antigenic determinant, immunogen characteristicAntijen molekülü üzerinde bulunan, antikor veya duyarlı lenfosit üzerindeki özgün reseptörlerle bağlanarak antikor veya lenfositin özgünlüğünü belirleyen bölge, antijenik determinant, epitop. ... |
ak maddea. anat. Demet durumundaki sinir liflerinden oluşan beynin iç, omuriliğin dış tabakası. İng. white matter Gliya hücreleri ve sinir uzantılarından meydana gelmiş, beyin ve beyincikte organın iç tarafında, omurilikte ise ... |
ak-maddeİng. white matterMerkez sinir sisteminin sinir gözelerinin gövde kesimlerinden meydana gelmiş bölgesi olup beyin ve beyincikte içte bulunur, omurilik de dışta sütun biçiminde uzanır. |
amorf maddeİng. substantia fundamentalisanat. Hücreler arası maddenin hücrelere oranla çoğunlukta olduğu temel madde. Bağ dokudaki fibroblastlar tarafından yapılan bu madde içerisinde glikozaminoglikan, proteoglikan ve glikoproteinler bulunur. |
"belirleyici madde" karakter analizi
- belirleyici madde, 17 karakter ile yazılır.
- b harfi ile başlar, e harfi ile biter.
Karakter dağılımı
- 'b', 'e', 'l', 'i', 'r', 'l', 'e', 'y', 'i', 'c', 'i', ' ', 'm', 'a', 'd', 'd', 'e', şeklindedir.
- belirleyici madde kelimesinin tersten yazılışı ' eddam iciyelrileb' diziliminde gösterilir.
(a,b,c,d,e,i,l,m,r,y) harflerinden ile oluşan bazı kelimeler
yardımcı benlikİng. auxilary egoBenliği geliştirmek ya da gereksinmelerini karşılamakta yardımı sağlamak için başka bir |
caydırılabilmek(-den) Caydırılma imkânı veya olasılığı bulunmak. |
caydırılabilmea. Caydırılabilmek işi. |
caydırabilmek(-i, -den) Caydırma imkânı veya olasılığı bulunmak. |
caydırabilmea. Caydırabilmek işi. |