beklenti

beklenti

a. 1. Gerçekleşmesi beklenen şey: “Ondan beklentimi çarçabuk unuttum.” -A. Ağaoğlu. 2. Bireyin belli şart ve durumların alacağı biçimler veya kendisinden beklenenler konusundaki öngörüsü.

beklenti İng. expectation
beklenti İng. expectation

Deneysel verilerden ve hesaplardan belirli bir sonucu bekleme.

beklenti İng. expectation

bk. beklenen değer.

beklenti İng. expectation, expected value

1. Sırayla (...), ... olasiliklanyla (...)... değerlerini alan bir Xseçkisiz değişkeni için, (...)demeyi salt yakınsak olmak koşuluyla, (...)sayısı, Anlamdaş. uzbilimsel beklenti, beklenen değer.2- Bir S kümesi üzerindeki p olasılık ölçümü ve bir f işlevi için,(...) tümlevlenebilir olmak koşuluyla, (...)sayısı, Anlamdaş. uzbilimsel beklenti, beklenen değer.

beklenti İng. expectation

Belirli bir olayın baş göstereceğinin sezinlenmesi sonucu ortaya çıkan ve canlıyı belirli bir dizi devimsel etkinliklere hazırlayan coşkusal gerilim.

beklenti İng. expectancy

Bireyin belli koşul ve durumların alacağı biçimler ya da kendisinden beklenenler konusundaki öngörüşü.

---

beklenti ile benzer kelimeler

beklenti ençoklama algoritması İng. expectation maximization algorithm

beklenti etkisi İng. expectation effect Bir gözlemcinin, verileri kendi beklentilerine ve varmak istediği sonuca göre çarpıtması, bk. saptırma.

beklenti kuramı İng. expectancy theory Tolman'a göre hayvanların öğrenme sürecinde, belli bir nesne ya da ipucuna karşı yaptıkları tepkinin, uzaktaki bir olay ya da nesneye bağlı oluşu kuramı. (Bu tür tepkilerin öğrenilmesi tepki ile sonuç arasında kavramsal bir ilişkinin ...

koşullu beklenti İng. conditional expectation

koşulsuz beklenti İng. unconditional expectation

matematiksel beklenti İng. mathematical expectation (...)

önsel beklenti çıkartımı İng. prior elicitation

rasyonel beklenti teorisi bk. ussal beklentiler önsavı

---