başa baş noktası

başa baş noktası

a. Bir yabancı paranın veya değerli kâğıdın piyasa değeri ile üstünde yazılı değerin aynı olması durumu.

başa baş noktası ile benzer kelimeler

İş bitmek, sona ermek, neticelenmek.

Sona erdirmek, ikmâl etmek.

İşi sona eriştirmek, neticelendirmek.

Yara, çıban, sivilce, yara bere.

zf. Birlikte, beraberce: Çalıştık bahçıvanla sabah akşam / Bu üç gülü büyüttük üç yiğit arkadaşa -F. N. Çamlıbel.

birinin, bir şeyle veya bir kimseyle yalnız kalmasını sağlamak: İçten içe bu duruma memnun olarak onları kavgalarıyla baş başa bıraktım. -A. Ümit.

Birbirinden üstün olmamak.

biriyle veya bir şeyle yalnız kalmak: Düşünceleriyle, iç sesiyle baş başa kalmayı tercih ederdi. -A. Kulin.

'b', 'a', 'ş', 'a', ' ', 'b', 'a', 'ş', ' ', 'n', 'o', 'k', 't', 'a', 's', 'ı', şeklindedir.
başa baş noktası kelimesinin tersten yazılışı ' ısatkon şab aşab' diziliminde gösterilir.

sıvık boşaltan Fr. Apophlegmatisant
sandık boşaltma (Tuluat argosu) Birçok taklidi birden oynama. Bütün taklitleri bilene «sandık boşaltabilen kişi» denir.
işba noktası bk. doyum noktası
bitiş noktası İng. endpoint İng. terminal point [a, b] kapalı aralığının bi
batışnoktası Osm. nokta-i gurub (astronomi)