baş başa olmak

baş başa olmak

birlikte bulunmak, beraber yaşamak: Keyfimizce yaşamamıza mâni olur, baş başa olmamızı tercih ederim. -R. H. Karay.

baş başa olmak ile benzer kelimeler

İş bitmek, sona ermek, neticelenmek.

Sona erdirmek, ikmâl etmek.

İşi sona eriştirmek, neticelendirmek.

Yara, çıban, sivilce, yara bere.

zf. Birlikte, beraberce: Çalıştık bahçıvanla sabah akşam / Bu üç gülü büyüttük üç yiğit arkadaşa -F. N. Çamlıbel.

birinin, bir şeyle veya bir kimseyle yalnız kalmasını sağlamak: İçten içe bu duruma memnun olarak onları kavgalarıyla baş başa bıraktım. -A. Ümit.

Birbirinden üstün olmamak.

biriyle veya bir şeyle yalnız kalmak: Düşünceleriyle, iç sesiyle baş başa kalmayı tercih ederdi. -A. Kulin.

'b', 'a', 'ş', ' ', 'b', 'a', 'ş', 'a', ' ', 'o', 'l', 'm', 'a', 'k', şeklindedir.
baş başa olmak kelimesinin tersten yazılışı ' kamlo aşab şab' diziliminde gösterilir.

eyer boşaltmak 1) cirit oyununda hedef olmaktan kurtulmak için eyer üzerinde sağa sola eğilmek; 2) saldırıları boşa çıkaracak önlemler almak.<
boşatılmak (nsz) Boşaltma işine konu olmak.
bilek boşalması Hayvanın ön ve arka ayaklarının çökmesi.
başına dolamak musallat etmek.
barışık olmak sevecen ve hoşgörülü davranmak: Ölümle güzel ve anlamlı bir durumdu. -A. Kutlu.