bakaç

bakaç, -cı

a. 1. fiz. Dürbün. 2. Vizör.

bakaç Fr. Catopher
bakaç

Dürbün.

bakaç İng. 1. fin- der, viewfinder, focusing tube, optical viewfinder, 2. electronic viewfinder, monitor finder (viewfinder

Sinema 1. Alıcıya bağlı ya da alıcıdan ayrı olarak kullanılan, belirli bir merceğe göre görünçlüğün nasıl göründüğünü anlamaya yarayan, değişir odaklı bir mercek dizgesi. TV. 2. Televizyon alıcısında yer alan ve alıcı yönetmeninin görünçlüğü, alıcı merceğinin kapsadığı biçimde görmesini sağlayan mercek dizgesi. (Sinema alıcılarının optik yapıdaki bakacına karşılık televizyon alıcılarının bakaçları elektronik yapıdadır ve gerçekte ufak bir almaç ya da bir denetliktir).

bakaç İng. viewfinder, finder

sinema: Alıcıya bağlı ya da ayrı olarak, belirli bir merceğe göre sahnenin nasıl göründüğünü anlamaya yarayan değişir odaklı mercek dizgesi.

---

bakaç ile benzer kelimeler

elektronic bakaç bk. bakaç

optik bakaç bk. bakaç

sürekli yansımalı bakaç İng. continuous reflex finder (viewfinder) Sinema Yansıtıcı bölümü mercek ile örtü arasında kaldığı için, konunun görüntüsünün alıcı çalıştığı vakit de izlenebildiği bakaç çeşidi.

süreksiz yansımalı bakaç İng. non-continuous reflex finder (viewfinder) Sinema Alıcı çalıştırıldığında yansıtıcı bölümü ortadan kalktığı için görüntü vermeyen bakaç çeşidi.

televizyonlu bakaç İng. reflex television monitor, television monitor viewing Sinema/TV. Yansımalı bakaçların, kapalı yayınla birleştirilmiş biçimi (Bu durumda ortaya bir elektronik bakaç çıkar. Bu bakaç, alıcının optik bakacına elektroniğin uygulanmasıyla geliştirilmi...

yansımalı bakaç İng. reflsx viewfinder (finder), through-the-lens viewfinder, TTL viewfinder Sinema Aynalı bir örtücünün pencereyi örttüğünde mercekten gelen görüntüyü yansıtmasına dayanan ve mercekten girip film üzerine düşen görüntünün tıpkısını izleme olanağı ver...

---